BURDUR Valisi Ali Arslantaş, su düzeyi değerli ölçüde azalan Burdur Gölü’yle ilgili toplantıda, “Yani aslında gölün neden kuruduğunu görüyoruz. Ayaklarını kesmişiz gölün” dedi.
Son yıllarda kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kalan Burdur Gölü ile ilgili Burdur Valisi Ali Arslantaş başkanlığında görüntü konferans yoluyla toplantı yapıldı. Toplantıya AK Parti Burdur milletvekilleri Bayram Özçelik ve Yasin Uğur, CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker, Burdur Belediye Lideri CHP’li Ali Orkun Ercengiz, DSİ 18. Bölge Müdürü Rahmi Şahin, Ekosistemi Muhafaza ve Burdur Gölü’ne Haya Verelim Derneği Lideri Burhan Cahit Karakurt, Isparta ve Burdur’un göle sonu olan köy muhtarları, akademisyenler ve STK liderleri katıldı.
Toplantıda konuşan DSİ 18. Bölge Müdürü Rahmi Şahin, 1970- 2014 yılları ortası müşahede döneminde yağış, buharlaşma ve göl düzeyi ortasındaki ilgiye bakıldığında yağış ve buharlaşma ortalama bir düzeyde devam ederken, göl düzeyinin 1971 yılından itibaren bir düşüş trendi gösterdiğini söyledi. Şahin, “2000 yılından sonra yağış ve göl düzeyi paralel düşüyor lakin buharlaşma oranı daha fazla artıyor. Son yıllarda buharlaşma gün sayıları artarken yağış ve buna paralel olarak göl düzeyi de düşmektedir. Yani bu global iklim değişikliğinin son yıllardaki hiç rastlamadığımız, aralık ayında bile, ocak ayında bile biz buharlaşmadan su kaybediyoruz. En büyük kayıp kalemi buharlaşma. Olağanda bizim ekim bir su yılı başlangıcı olarak bilinir, su yılı başlangıcından itibaren bizim depolamalar artıya hakikat çalışır yani giren akım çıkandan çok daha fazla olur. Ama bu son yıllarda yani kışta bile yazı yaşadığımız bu son yıllarda kışın bile buharlaşma yoluyla şu kaybediyoruz. En büyük kayıp kalemi buharlaşma” dedi.
‘GÖLDE AZAMÎ SU DÜZEYİNE 1970 YILINDA ULAŞILDI’
Gölde yağışlar azalırken, buharlaşmanın arttığına işaret eden DSİ Bölge Müdürü Rahmi Şahin, “Dolayısıyla göl düzeyinde de tıpkı düzlemde bir düşüş gözlenebiliyor. 1985 ve 1993 yıllarında hazırlanmış olan Burdur Gölü hidrolojisi raporunda Burdur Gölü taşkın kodu 860.13 metre, 1996 yılında hazırlanan hidroloji raporunda ise 850 metre olarak tespit edilmiştir. Gölde azamî su düzeyine 1970 yılında ulaşıldı. Bilhassa 80’li yıllardan sonra göl düzeyinde daima bir düşme meydana geldi. Burdur Gölü’nü tarihi süreç içerisinde vakit zaman düşmüş ve kendini tamamlamış olarak görüyoruz. Pik yaptığı 1970 yılından beri bir düşüş eğilimi göstermektedir” diye konuştu.
‘2050 YILINDA 8.17 METRE DAHA AŞAĞIDA OLACAĞI ÖNGÖRÜLMEKTEDİR’
Burdur Gölü alt havzasında jeolojik üniteler olarak kireçtaşları ve ofiyolitlerle kumtaşı, konglomera, kiltaşı ve çamur taşlarıyla alüvyon katmanları bulunduğunu söyleyen Şahin, şöyle devam etti:
“Sedimenter ve magmatik kayaçlar dışında öteki kaya gözlemlenmektedir. Yeniden Burdur Gölü havzasında göl yüzeyi ile yer altı suyu yaz bağlantısını gözlemlemek üzere göle yakın civarda 10 rasat kuyumuz bulunmaktadır. Bu kuyularda 1974 yılından beri rasatlarımız mevcuttur. Yer altı sularının kullanımından kaynaklı düzeyler düşmektedir, rezervler azalmaktadır. Burdur Gölü’nün su bütçesini matematiksel olarak tabir edecek olursak kaynaklar ve dere yataklarından yılda 104 milyon metreküp su girişi yeniden yapılan sulamalardan dönen sularla 41 milyon, 72 milyonda göl yüzeyine düşen yağışlarla toplamda yılda 217 milyon metreküp su girişi olmaktadır. Bunun dışında 107 milyon kullanımdan kar içme ve sulama kullanımı, 13 milyon da barajlardaki kullanım, 114 milyon da gölün yüzeyinden olan buharlaşmalarla birlikte 234 milyon metreküp yılda gölden su çıkışı olduğunu hesaplıyoruz. Bu da mevcut durumdaki göl su düzeyiyle göl hacmi ortasındaki düşüşü göstermektedir. Yaptığımız simülasyon çalışmasına nazaran mevcut durum bu haliyle korunursa, bu su çekimleri kullanımlar ve buharlaşma yağışın azlığı üzere faktörler bu halde devam ederse 2050 yılında gölün 837.73 düzeylerine düşeceği bugünkü durumdan 8.17 metre daha aşağıda olacağı öngörülmektedir.”
Vali Ali Arslantaş da “Görünen o ki gözle de gördüğümüz, Burdur Gölü’nün çekilmesi devam ediyor, devam da edecek üzere. Göle giren su ile gölden çıkan su denk değil. Göle ekstra bir su kaynağı gerekiyor” dedi.
‘AYAKLARINI KESMİŞİZ GÖLÜN’
Göl etrafındaki gölet ve barajlarda yılda 240 milyon metreküp su depolandığını, bunun sulamada kullanıldığından sonra 41 milyonunun göle ulaştığını söyleyen Bölge Müdürü Rahmi Şahin’e, Vali Ali Arslantaş, “Yani aslında gölün neden kuruduğunu görüyoruz. Ayaklarını kesmişiz gölün” diyerek yansısını lisana getirdi.
Memurlar
