İstanbul Cağaloğlu’nda 50 yıldır kuyumculuk yapan Levon Güllüoğlu’nun kaçakçılık kuşkusuyla ofisinde arama yaptıktan sonra tüm mücevherlere el koyan üç misyonlu polis memurunun, mücevherlerin bir kısmını çaldığı ortaya çıktı. Yaklaşık 500 bin dolarlık mücevheri zimmetine geçiren misyonlu memurlar hakkında 22’şer yıla kadar mahpus istemiyle dava açıldı.
‘İADE ETTİK YA’ DAYAĞI
SABAH Özel İstihbarat Kısmı’nın ulaştığı dokümanlara nazaran vaka şöyle gelişti: Kaçakçılık Şube Müdürlüğü’nde misyonlu 3 polis memuru, 4 yıl evvel Güllüoğlu’nun sahibi olduğu Nuruosmaniye Caddesi’ndeki işyerine geldi. Duruşma kararıyla arama yapmak istediklerini söyleyen polisler, işletmede yüklü ölçüde ziynet eşyası ele geçirdi. Bu sırada vilayet dışında olan Güllüoğlu, 155 Polis İmdat’ı arayarak yardım istedi. Güllüoğlu’nun ofisine gelen 155 polisleri, kaçakçılık polislerinin kimliklerini denetim ettikten sonra hadise yerinden ayrıldı. Akabinde duruşma kararıyla ziynet eşyalara el koyan vazifeli polisler, markette tarttırdıkları altınları poşete koyduktan sonra işletmeden ayrıldı.
İstanbul’a döndüğünde mücevherlerini görmek için Kaçakçılık Şube Müdürlüğü’ne başvuran Güllüoğlu, fotoğraflarda en kıymetli mücevherlerinin olmadığını görünce şok geçirdi. Şikayetçi olan Güllüoğlu, 8 ayar taşsız halde 6 adet kolye, 6-7 çift küpe ve 4 adet yüzüğün eksik yazıldığını, yazılırken unutulduğu yahut öbür kalemler ile birlikte yazıldığını düşündüğünü beyan etti. Soruşturma kapsamında emniyette tabiri alınan polisler, kayıp mücevherleri Kaan Azuz’a teslim ettiklerini sav etti. Azuz ise mücevherleri almadığını söyleyince, polisler tarafından evvel darp edilip akabinde öldürülmekle tehdit edildi. Azuz’a 8 ayar taşsız halde 6 adet kolye, 6-7 çift küpe ve 4 adet yüzüğün iade edildiğine dair rastgele bir tutanağa rastlanılmadı.
GEÇERSIZ EVRAK HAZIRLANDI
Soruşturmada, hadise gününe ilişkin iki başka “İş yeri Arama ve El Koyma” tutanağının düzenlendiği belirlendi. Tutanaklardan birinde tarih olduğu, başkasında tarih bulunmadığı, 6 Ağustos 2016 tarihli iş yeri arama ve el koyma tutanağında Kaan Azuz’un imzadan imtina ettiğine dair yazı bulunduğu ortaya çıktı. Çilingir Hasan Özdinç ile şahit Yusuf Tatar’ın imzalarının bulunmadığı belirlenen tutanaklarından birisinin polisler tarafından sahtecilik yapılmak suretiyle düzenlenmiş olduğu tespit edildi. Polis memuru Yılmaz Y.’nin emniyet binasında şikayetçi Kaan Azuz’u tokat ve yumruk atmak suretiyle darp ettiği, “Seni kaldırırım, seni vurur Kilyos’a atarız” biçiminde tehdit ettiği bildirildi. Polis memuru Selçuk Y. ve Gökhan K. hakkında, “Kamu Görevlisinin Resmi Evrakta Sahteciliği, Zimmet, Misyonu Berbata Kullanma suçlarından” 22’şer yıla kadar mahpus istemiyle dava açılırken, Kaan Azuz’u darp ve tehdit eden polis Yılmaz Y.’nin 24 yıla kadar mahpusu istendi.
Dilek Yaman
Memurlar
