Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Libya’ya giden gemide arama yapılması günden oldu.
TBMM Genel Konseyi’nde Libya’ya giden geminin alıkonması ve arama yapılmasıyla konuşan AK Parti Küme Başkanvekili Hasret Varlıklı, ”İrini Harekatı kapsamında, Türk bayraklı MV Roseline A gemisine yapılan müdahale hakkında gereken anında yerine getirilmiştir. Bu müdahale milletlerarası hukuk açısından büsbütün hukuksuzdur, yersizdir. Nihayetinde de gün tamamlandığında, sabah 9.30 prestijiyle orada hiçbir asker kalmamıştır, tahliye edilmiştir. Ama bununla da kalınmayarak Dışişleri Bakanlığımız tarafından AB ve Alman Büyükelçiliği Bakanlığa davet edilerek bahisle alakalı izahat istenmiştir ve bu bahisle alakalı milletlerarası hukuk açısından bakıldığında yapılması gereken neyse bu da devam edecektir. Türkiye’nin bilhassa bu husustaki hassasiyeti herkesçe malumudur, böylesine hukuksuz bir müdahaleye tahammül gösterilemez. Esasen fiilen müdahale engellenmiştir lakin devamında da bununla alakalı hukuksal yaptırım süreçleri kesinlikle ki bakanlıklarımız tarafından hem Dışişleri Bakanlığı hem de Ulusal Savunma Bakanlığımız tarafından hassasiyetle takip edilmektedir.”
CHP Küme Başkanvekili Engin Özkoç ise, Türkiye Cumhuriyeti’nin milletlerarası haklarını kolay elde etmediğini söz ederek, “Türkiye Cumhuriyeti kurulurken bağımsızlığını da kolay elde etmedi. Bağımsızlığımızın her kare taşı için bu topraklarda insanlarımız canını verdi. Lozan Antlaşması’yla Ege’deki adaların silahsızlandırılmayacağı çok açık formda tabir edildiği halde Yunan askerlerinin bugün orada olması, Türkiye Cumhuriyeti’nin prestijini zedelemektedir. Süleyman Şah Türbesi’nin -yurt dışındaki yegane toprağımız- orada dalgalanan bayrağımız indirilerek taşınmış olması bizim içimizi acıtmaktadır. Mavi Marmara’da İsrail askerlerinin gemimize inip insanlarımızın canına kastetmesi hala hafızalarımızdan silinmiyor. Türkiye Büyük Millet Meclisinde açılan dava geriye çekilmiştir. Artık de bir Alman fırkateyninde bir Yunan subayının buyruğuyla Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağının dalgalandığı ve toprağı sayılan bir gemiye fütursuzca girerek orada bulunan insanlarımızı tehdit altında bizim haberimiz olmadan arama yapmaları kabul edilebilir bir şey değildir. Şunu herkes bilmelidir ve bütün dünya bilmelidir ki: Türkiye’ni milletlerarası hakları yol geçen hanı değildir” tabirlerini kullandı.
DÜZGÜN Parti Küme Başkanvekili Dursun Müsavat Dervişığlu, Libya’da Türk gemisine yönelik aramaya yönelik olarak, “Gemimize yapılan bu saldırıyı şiddetle kınıyorum. Yaşanan olay, bizim için bir ulusal güvenlik problemidir, ayrıyeten ulusal onur problemidir. Bunu kolay bir olaymış üzere geçiştirmek de asla mümkün değildir. Çünkü memleketler arası sulardaki bir gemi, bayrağını taşıdığı ülkenin toprağında sayılır. Hükümetten memleketler arası hukuktan doğan haklarımızın, hukukumuzun korunabilmesi için gerekli adımları acilen atmasını bekliyoruz” halinde konuştu.
Dervişoğlu şunları kaydetti:
“Avrupa Birliği tarafından tek taraflı yürütülen, niyet ve muhtevası epeyce kuşkulu olan, İrini Harekatı’nda misyon alan bir Alman fırkateyni, Türkiye’den Libya’ya boya ve insani yardım gereci taşıyan Türk Bayraklı bir ticaret gemisine korsanca bir müdahalede bulunmuştur. Maruz kalınan muamele hukuka ve ittifak ahlakına temelden karşıttır. Kaptan dahil tüm gemi çalışanının zorla üstlerinin arınması, bir yerde toplu olarak alıkonulmaları bilhassa kaptanın başına silahlı askerin dikilmesi eşkıyalıktır, ahlaksız bir tertiptir.”
MHP Küme Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, silah ambargosunu ihlal etmediği görülen geminin saatlerce güzergahından yoksun bırakılması, ayrıyeten gemi işçisine hatalı muamelesi yapılmış olması skandal olduğunu belirterek, “Uluslararası sularda ticari gemilere müdahale edilebilmesi için bayrak devletinin isteğinin alınması temeldir ve bu istek ne yazık ki alınmamıştır, bu kural çiğnenmiştir. Sonucunda Türkiye Dışişleri Bakanlığı tarafından gerekli teşebbüsler başlatılmıştır. Doğu Akdeniz de yaşanan bu mütecaviz provokasyonu şiddetle kınıyor, bu hususla ilgili olarak devletimizin sıkıntıyı takip edeceğini, takipçisi olacağına ve gereken bütün türel yollara, bütün siyasi teşebbüslerde bulunacağına inanıyor ulu Meclisimizi hürmetle selamlıyoruz” diye konuştu.
Memurlar
