12 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu için 40 yıla kadar mahpusu istenen uydurma pir Fatih Eyüp Şağban hakkında yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Bir periyot yakınlarında olan lakin yanlışlarını görerek Şağban’la yollarını ayıran isimlerin tezleri pes dedirtiyor.
ALMAN’LA YAKIN MÜNASEBET
O argümanlardan biri, Şağban’ın Almanya temasları. Sık sık Almanya’ya gidip gelen Şağban, Almanya’nın ‘soylu ailelerinden’ birisinin mensubu olan ve ‘kont’ denilen Prof. Dr. Rudolf Prinz Zur Lippe ile yakın münasebet içerisinde. 2019’da hayatını kaybeden Lippe, Almanya’daki ‘dinler ve kültürler ortası diyalog’ toplantılarının organizatörü ve baş katılımcısıydı. Bu isim tarafından Berlin’de organize edilen toplantılara katılan Şağban, Lippe’ye yeşil sarığını armağan etti.
HALİFE YAPACAKLARMIŞ
Kont yurt dışı ziyaretlerinde Şağban’a büyük kolaylıklar sağladı. Şağban ‘bu Almanla’ yakın alakasını soranları ‘Lippe Alman kraliyet ailesinden. Onları Müslüman yapacağız’ üzere tabirlerle geçiştirdi. Fakat özel bir mecliste “Almanlar ‘seni İslam dünyasının halifesi yapalım’ dedi. Kabul etmedim” diyerek ağzındaki baklayı çıkardı. Bremen ve Ludwigshafen’da da dergah açan Şağban’ın öbür derin irtibatları olup almadığı merak konusu.
15 TEMMUZ TALİMATI
Israrla AK Parti ile ilişkilendirilmek istense de Şağban’ın FETÖ’nün 15 Temmuz kalkışmasındaki duruşu da tam bir soru işareti. Vakanın şahitlerinin anlatımına nazaran darbe teşebbüsünün başladığı saatlerde Çankırı’da bulunan Şağban, buradan Çorum’a gitti. Kendini ‘Kırklar Sitesi’ndeki adresine kapatan Şağban, darbeye karşı sokağa çıkmak isteyen cemaat üyelerine ‘bekleyin’ dedi.
SORU SORANI GÖNDERDİ
Darbe teşebbüsünü konutunda izleyen Şağban, halini değiştirmeyince cemaat üyeleri talimat beklemeden sokağa indi. Şağban cemaat üyelerine “Onlar bize sırtını döndü, biz de onlara sırtımızı döneceğiz” dedi. 15 Temmuz sonrasında ‘Neden sokağa çıkmayın talimatı verdiniz’ diye soranlar da cemaatten uzaklaştırıldı.
Oda TV’nin haberlerine çok sevinirdi
Fatih Nurullah lakaplı Fatih Şağban’ın öbür merakının da definecilik olduğu söz ediliyor. ‘Parasız Mehdilik olmaz’ diyen Şağban’ın, cemaat üyelerine define kazdırdığı belirtiliyor. Çakma Pir’in bir öbür hastalığı ise şöhret olma merakı. Cemaat üyeleri çakma pirin, Oda TV başta olmak birtakım basın yayın organlarında çıkan haberlerden büyük memnuniyet duyduğunu tabir ediyor. Şağban bu memnuniyetini de “Reklamın iyisi berbatı olmaz” diyerek lisana getirdiği söz ediliyor. Uşşaki Tarikatı’nın ‘bizden değil’ açıklamalarında karşın Oda TV’nin haberlerinde Şağban için ısrarla ‘tarikat lideri’ olarak bahsedilmesi dikkat çekmişti.
Fatih Nurullah olarak bilinen düzmece din adamı Eyüp Fatih Şağban 12 yaşındaki çocuğa cinsel istismardan tutuklandı
FETÖ’cülerle sarılacakmış!
FETÖ darbesine karşı ‘eylemsizlik’ emreden Şağban’ın, teröristbaşı Fetullah Gülen’e olan muhabbeti de dikkat çekiyor. Şağban, daha birkaç ay öncesine kadar sohbetlerinde ‘Fetullah Gülen Hocaefendi’ diye bahsettiği terörist ve örgütü ile Türkiye’nin helalleşmesi gerektiğini tez etti. Yeni Şafak’ın elde ettiği imajlara nazaran Şağban 2 Nisan 2020’de Sakarya Kuzuluk’ta yandaşlarına verdiği sohbette özetle şu tabirleri kullandı: “Ben ne kadar isterim Fetullah Hocaefendi’nin cemaati ve kendisi, ileri gelenleri, bu tertibin içine girenler, bu davaları bıraksınlar. ‘Yarabbi biz ettik siz etmeyin’ desinler. Biz de bu taraftan biz ettik siz etmeyin’ diyelim. Bu davalardan dönelim. Sarılalım gülelim yani.”
TERÖRİSTLERE HELALLİK İSTEDİ
“Ben o kadar isterim ki, binlerce kişi artık hapishanelerde. Onların aileleri sorunlarda. Bundan öteki ne bekliyoruz ki. Ben Cumhurbaşkanımız’ın yerinde olsam bunun yollarını ararım, kimse şu an ileri gelenleri bunların arkadaşların, yahut Risale-i Parıltı Cemaati’nin içinde bu türlü akil beşerler vardır. Bir konsensüs aransın. Bir halde bu hadiseleri hepimizin üzerine genel gelen bu belaların kalkması için evvel hakların helalleşmemiz lazım.”
HAPİSHANELER BOŞALSIN
“Ne var yani, buradan Fetullah Hoca’ya da duyuruyorlarsa duyursunlar kardeşim nedamet et, kardeşim ne var yani nedamet et, ümmeti ne görüyorsunuz. Daha ne olmasını bekliyorsunuz. Millet hapishanelerde, anne babalar sıkıntıda, ondan sonra herkes her yan bu türlü olur yani gererseniz. Nedir yani bırakın kardeşim. Gücün yetiyorsa, Tayyip Bey’e bir haber uçur, ben ettim sen etme. O da hocam sen tamam bu işi bitirelim, bırakın Yahudi’nin gavurun değirmenine su taşımayı. Bu millet yine ayağa kalksın, hapishaneler boşalsın herkes kucaklaşsın. Bundan daha hoş bir şey mi olur.”
Mevtle tehdit etti argümanı
Şağban’la ilgili tezler bunlarla da hudutlu değil. Şağban’ın ‘bana icazet verdi’ dediği İbrahim İpek Hocaefendi’nin ailesi uydurma piri kesin bir lisanla yalanlıyor. Yeni Şafak’a konuşan İpek Hocaefendi’nin yakınları, Şağban’ın icazetinin düzmece olduğunu belirtiyor. Teze nazaran Şağban’a ilişkin Nurani TV’nin internet sitesinde yayınlanan Osmanlıca icazet ‘Çankırılı Hüseyin Efendi’ isminde bir hoca öteki bir kişi için tanzim edilmiş. Hüseyin Efendi 1993 yılında vefat edince Şağban bu icazeti bir biçimde eline geçirerek cemaat toplamaya başlamış. İpek’in yakınları İslamiyet dışı davranışları nedeniyle Şağban’la yollarının ayrıldığını tabir ediyor ve kendilerine mevt tehdidi bile yöneltildiğini aktarıyor.
Memurlar
