Bakan Soylu’nun konuşmasından satır başları şu halde:
Etraf, Tabiat ve Hayvanları Himaye Büro Müdüriyeti bünyesinde birinci etapta 260 çalışanımız burada kurs görecekler. Kullanılacak araçların dış dizaynları, içeriği tasarlandı. Eğitimleri biter bitmez arkadaşlarımız inşallah çabucak meydana inecekler.
Burada Jandarmamızın etraf timleri vardı, orada da bu timleri Etraf, Tabiat ve Hayvanları Muhafaza timine çevirdiğimizi tabir ettim. Böylelikle burada bir entegrasyonu gerçekleştirmiş olduk.
‘HAYDİ’ PRATIĞI
Bu üniteye ihbar yapabilmek hedefiyle ‘Haydi’ tatbikin yazılımına başlanıldı. Bu tatbikte inşallah en geç Eylül başında hayata geçecek. Bu pratikle ilgili daha evvel uyuşturucu ihbarlarıyla ilgili geliştirdiğimiz tatbikte olduğu üzere, bayana şiddette kullandığımız yazılımla ilgili Haydi tatbikiyle cep telefonuna indirdikten sonra sistemimize kaydoluyor.
Tabiat ile ilgili ise yahut hayvana karşı kabahatse ona nazaran seçiliyor. İstenirse fotoğraf eklenerek sistem üzerinden otomatik olarak yollanılıp ihbar tamamlanıyor. Şu an yazım aşaması devam ediyor inşallah 1,5 aylık süreç içerisinde Eylül’ün başında devreye girmiş olacak.
”İHBARLAR BENİM CEP TELEFONUMA GELİYOR”
Bu esnada mahsusen irtibat kurdum tabi hayvan dostlarıyla. Onlar da bana çok ihbarda bulunuyorlar. Bugün onların da ortaya koyduğu hassasiyeti, biraz sonra bahsedeceğim hayvan dövüşü üzere hiç kişimizin yapmaması gereken, bunları neredeyse bir kumar ögesi olarak kullanmak üzere insanlık dışı davranışla ilgili ihbarlar benim cep telefonuma geliyor.
Bana geliyor, ben de acilen emniyet umumi yöneticimizle, jandarma umumî komutanımızla takip ediyoruz. Bunu da nasip olursa bir sistem haline getiriyoruz.
Şu noktaya münhasıran vurgulamak isterim. Etraf, Tabiat ve Hayvanları Muhafaza Büro Müdüriyeti’nin vazife tarifi; hayvanı ve etrafın tabiata karşı işlenen hatalarla ilgilidir. Hayvanlara yapılan hata kapsamına giren şiddet, bazen haber bültenlerinde gördüğümüz manzaralar, hayvanları kasten yaralama, azap yahut biraz evvel bahsettiğim hayvan dövüşü üzere kabahatler bu ünitenin vazife tarifi içerisindedir.
Kıymetli bir hizmetimiz daha var, onu da Valilerimize bildiriyorum. Teftiş Şurasına talimatı verdim. Mülkiye Teftiş Heyetimiz yaptığı teftişlerde kendi teftiş yönetmeliği içerisinde bunu alıyor mahsusen Etraf, Tabiat ve Hayvanları Muhafaza konusunda belediyelerin üzerine düşen vazifeleri yapıp yapmadığını da bu hususta sorumlulukların ne olduğunu da ortaya koyan, tekrar birebir devirde kolluk kuvvetlerinin bildirdiği bir ekip hadiselerde lokal idarelerimizin sorumluluğu tarafına getirip getirmediği cephesinde denetlemeyi yanına getirecektir.
Bayan STK’larında dahi hassasiyetsizlik var. Onlara da yalvarmak yalvardım. Yaptığımız içtimalarda, kamuoyuna bu türlü çıktığımda ya ne olursunuz hiç olmazsa internet sitelerinizin bir kısmına şunu koyuverin ya. İnternet sitenizin dizaynını yapan insana diyeceksiniz ki koyun. Koyan var, lakin koymayan çoğunlukta. Bu toplumsal bir problemdir. Bir laf var. “Herkesin polisi kendi vicdanıdır” Biz her vatandaşımızın başına bir kolluk kuvveti dikecek durumda değiliz. Bu türlü bir şey olmaz, bu akıllıca da değil. Bu vicdanla birlikte yürütülecek bir problemdir. Bunu daima birlikte ortaya koymak zorundayız
Adım atılırsa, topluluğa yararlı bir adımsa buna sahip çıkmak beklenilir. Rakam, 463 bin. Yani kâfi bir rakam mı? Elbet kâfi bir rakam değil. Bizi tatmin eden bu rakamların işlevselliğidir. 33 bin 97 ihbar gelmiş ve bunların yarısı da gerçek ve önemli argümanlardır.
Ekiplerimizin anında müdahalesiyle mümkün şiddet hadiselerinin bir birçoklarının önüne geçilmiştir. Önleyici önlem kararlarında; yani duruşma kararlarında yüzde 66 yılbaşından bugüne kadar.
ESIRGEYICI ÖNLEM KARARLARINDA DİKKAT ÇEKEN ARTIŞ
Kollayıcı önlem kararlarında da yüzde 49 artış olmuştur. Bunun bir devrim olduğunu söylemeliyim. Demek ki sistemin marşına bastık ve sistem işliyor. Hakikat adım atarsanız alandan karşılığını süratlice alırsınız. Şunu tabir etmek istiyorum.
HATA VE SUÇLUYLA SAVAŞ
Cürüm ve suçluyla uğraşta iki sıkıntı bizim miladımızdır. Bunlardan bir tanesi 15 Temmuz’dur. İçimizde cürümle mücadeleyi akamete uğratmak ve bunların her birini kendi ajandasına nazaran kullanmak isteyenleri likidasyon etmek tüm kamuoyunu olduğu üzere kolluk kuvvetlerimizi de rahatlatmıştır. Bu bir milattır.
İkincisi; münhasıran hendek ve barikat hadiseleridir. Hendek ve barikat vukuatlarından sonra da terörle uğraş, hata ve suçluyla savaş konusunda farklı bir milat açılmıştır.
GELİBOLU’DAKİ YANGIN
İki gündür Gelibolu’daki yangını daima bir arada takip ettik. Tekraren valimizle konuştuk. Orman Bakanımız hadise yanındaydı. Her yanan ağaç içimizdeki bir canın eksilmesiydi. Bu kadar açık ve net. Her diktiğimiz ağaç nasıl bize hayat veriyorsa, her dokunduğumuz hayvan bizi kendisiyle bir hissettirebiliyorsa sizin yaptığınız vazife, hizmet de bilmelisiniz ki Allah’ın kurduğu nizama ek sağlar. Bu kadar kolaydır.
Onun yarattıklarıyla hemhal olmak, onun gönlünü yapmaktır. İş bu kadar açık ve net. Onun için kabahat ve hatalılar yalnızca yaptıklarıyla topluluğun nizamını bozmazlar, oluşturdukları iklimle topluluğun nizamını bozarlar tıpkı vakitte. O iklimi kesmek, o iklimi olumluya döndürmek bizim temel vazifelerimizden bir adedidir. Onun için bu attığımız adım iyi bir adımdır, hoş bir adımdır, örnek bir adımdır.
Arkadaşlarımıza bu adımla ilgili kıymetlendirme yaptığımızda sağolsunlar, dünyadaki gelişmiş devlet örneklerini derhal çok çabuk bir vakit içerisinde tarayıverdiler. Onlardan bir adım daha öte olma konusunda kapasitelerini, tecrübelerini de buraya yansıttılar.
Emniyet Asayiş Daire Başkanlığımız bünyesinde yeni kurulan bu ünitede vazife alan, hizmet alacak tüm arkadaşlarımıza muvaffakiyetler diliyorum. Yarın burada eğitim boyunca bu eğitimi verecek bütün eğitmenlerimize hepinizin huzurunda tekrar teşekkürlerimi sunuyorum.
Bu yeni bir adım, hoş bir adım, manalı bir adım. Bu adıma ek koyan, uğraş gösteren herkese tüm canlar ismine minnetlerimi ve şükranlarımı söz ediyorum.
Memurlar
