İzmir‘de, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) teşhisi konduktan sonra 22 gün hastanede tedavi altına alınan Beyin ve Hudut Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Murat Aydın, bilhassa de nefes alabilmek için ağır bakım sürecinde verdiği çabayı unutamıyor.
Karşıyaka ilçesinde yaşayan 2 çocuk babası 47 yaşındaki Aydın, bir periyot Sıhhat Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesinde vazife yaptıktan sonra haziranda özel bir hastaneye geçti.
Kronik kalp rahatsızlığı bulunan Aydın, Kovid-19 sürecinde tüm önlemlerini alarak mesleğine devam etti lakin 9 Kasım’da yapılan testin müspet çıkmasının akabinde meskeninde karantina sürecine girdi.
İlaç tedavisine başlanan Aydın, teneffüs zahmeti çekmeye başlayınca Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesine, sıhhat durumu daha da berbata gidince de Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Araştırma ve Uygulama Hastanesine sevk edildi.
10 günü ağır bakım ünitesi olmak üzere 22 gün hastanede kalan Aydın, iyileştikten sonra taburcu edildi.
Aydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ağır bakım servisinde tedavi görürken tekrar eşini ve çocuklarını göremeyeceği için çok korktuğunu söyledi.
Yüksek basınçlı oksijen tedavisi almasına karşın teneffüs kıymetlerinin yükselmediğini anlatan Aydın, şöyle konuştu:
“Yoğun bakımdaki kayıplardan çok etkilendim. Her geçen gün nefes almakta zorlandım. Artık teneffüs makinesi olmadan nefes alamamaya başladım. O anlarda vefat korkusu yaşamaya başladım. İnsan sıhhatin ne kadar kıymetli bir paha olduğunu o vakit anlıyor. 3 yıl evvel kalp krizi geçirdiğim için bunun oksijen değerlerime olumsuz tesiri oldu. Kalp suratım dakikada 150’ye kadar çıktı, ağır bakımdaki hastaları art geriye kaybediyorduk. O anlarda tekrar kalp krizi geçirmekten korktum.”
Ağır bakımdan servise alındığında çok keyifli olduğunu lisana getiren Aydın, rahat bir formda nefes almaya başladığında ise kendisini tekrar doğmuş üzere hissettiğini anlattı.
Kovid-19 hastalığına ikinci defa yakalanmaktan çok korktuğunu lisana getiren Aydın, şunları kaydetti:
“Bu hastalığı bir sefer geçirdim bir daha geçirmem diye kimse düşünmesin. Bu hastalığın tedavisi yok. Ağır bakımda ya da servislerde dayanak tedavisi uygulanıyor. Önlemlere uymayanları gördüğüm vakit çok üzülüyorum. Onlar kendi canlarını hiçe saydıkları üzere etraflarındaki insanların da sıhhatlerine ehemmiyet vermiyorlar. Benim yaşadıklarım herkes tarafından iyi anlaşılmalı diye düşünüyorum. Tedavi sürecimde 15 kilo zayıfladım, iyileşmeme karşın hala yorgunluk hissediyorum.” diye konuştu.
Memurlar
