AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, ÂLÂ Parti Genel Lideri Meral Akşener’in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik kelamlarına, “Cumhurbaşkanımıza karşı kullanılan nahoş sözler, yalnızca milletimize iftira atan dış çevrelere dayanak vermekten ibarettir.” biçiminde reaksiyon gösterdi.
Çelik, Akşener’in, TBMM Küme Toplantısı’ndaki konuşmasıyla ilgili, toplumsal medya hesabından açıklamalarda bulundu.
DÜZGÜN Parti Genel Lideri Akşener’in, küme toplantısında, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan hakkında kullandığı sözleri kınadıklarını belirten Çelik, “Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında, siyasi muhalefet kavramıyla asla bağdaşmayacak biçimde yakışıksız sözler kullanılması siyasi ahlakla uyuşmaz.” sözünü kullandı.
Bu açıklamalarda, “ABD Lideri Joe Biden’a reaksiyon göstermek değil, Biden üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı maksat almak üzere bir kastın açıkça kendisini gösterdiğini” lisana getiren Çelik, şunları kaydetti:
“Biden’dan daha çok, Cumhurbaşkanımızı maksat alan tabirler kullanılmasının gayesi açıktır. Kendi siyasi müttefikleri HDP, direkt milletimize soykırım iftirası ile yüzleşmeyi önerirken sustular. Bütün güçlerini dışarıdan gelen her saldırıyı Cumhurbaşkanımıza karşı kullanmak için harcıyorlar.”
Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve onurunu nasıl güçlü bir uğraş ile koruduğuna, milletin ve tüm dünyanın şahit olduğunu vurgulayarak, “Her vesileyle Cumhurbaşkanımıza saldıranlar ise bu gayretin yıpratılması için çalışıyorlar.” görüşünü paylaştı.
AK Parti Sözcüsü Çelik, dış dünyada, son vakitlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yapılan akınların ana sebebinin, Karabağ’da Azerbaycan’a verdiği dayanak ile Türkiye’nin yakın bölgesindeki jeopolitik stratejisinde geri adım atmaması olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Keşke muhalefet ismine konuşanlar bu hasımlık cephesinin kesimi olmasaydı. Münasebetiyle dış siyasetimizin bizi bu noktaya getirdiğini öne süren muhalefet, aslında ulusal çıkarlarımızdan vazgeçmeyi, geri adım atmayı teklif etmekte, dış siyasette bağımlılığı bir siyaset olarak benimsiyor gözükmektedir. Cumhurbaşkanımızın, Türkiye Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerini muhafaza konusunda odunsuz ve kararlı olduğu izaha muhtaç değildir. Birileri bu bahislerde yalnızca hasımlık lisanıyla konuşurken, Cumhurbaşkanımız milletimizin lisanıyla en kararlı siyasetlere imza atmaktadır. Cumhurbaşkanımıza karşı kullanılan yakışıksız sözler, yalnızca milletimize iftira atan dış çevrelere takviye vermekten ibarettir. Milletimiz nezdinde bir kararı ve bedeli yoktur. Milletimize ve tarihimize yönelik iftiraya ‘ama’sız reaksiyon gösteremeyen, kelamda milliyetçilik ismine ulusal çıkarlarımızdan vazgeçmemizi salık verenlerin tavrını, milletimize ve tarihe havale ediyoruz.”
Memurlar
