Toplu yemek tertibinde yakalandığı yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) yenen Ahmet Bilgiç, hastalığı geçirdikten sonra ikinci hayatını yaşamaya başladığını söyledi.
AA muhabirine yaşadıklarını anlatan 83 yaşındaki Bilgiç, kronik rahatsızlığının bulunmamasına karşın rahatsızlığı periyodunda çok güç vakitler geçirdiğini belirtti.
“Hastalıktan sonra adeta cennette yaşıyor gibiyim”
Şanlıurfa’dan Eskişehir’e gelmek için yola çıktığında bir yemek daveti için Yozgat’ta konakladığını belirten Bilgiç, şöyle devam etti:
“Hastalığı yemek davetinde kaptım. Eskişehir’e geldiğimde rahatsızlandım. Hasta oluncaya kadar hiçbir rahatsızlığım yoktu. Yunus Emre Devlet Hastanesinde tedavim başladı. Bu süreçte çok zorluklar yaşadım. Ağır bakım servisinde tedavi görürken kıpırdadığım vakit kablolar ayaklarıma dolanıyordu. Ayağa bile kalkamıyordum. Nefes alıyordum ancak şimdiki nefes üzere değildi. 10 gün yemek yiyemedim. Hastalığı geçirdikten sonra adeta cennette yaşıyor gibiyim. İkinci hayatım cennet hayatı üzere.”
Bilgiç, hastalanmadan evvel Şanlıurfa’da maskesiz asla sokağa çıkmadığını, toplumsal uzaklığa de her vakit dikkat ettiğini söyledi.
Televizyonda, maskesiz dolaşanları ve toplumsal ara kuralına uymayanları gördüğünde üzüldüğünü lisana getiren Bilgiç, “6 çocuğum, 9 torunum var. Tedavi sürecimde torunlarımı çok özledim. Burnumda tütüyorlar. Beşerler sevdiklerini özlemek istemiyorsa maske takmaya ve toplumsal araya dikkat etsin.” dedi.
Maskeyle gezmenin, ağır bakımda tedavi görmekten daha kolay olduğunu tabir eden Bilgiç, ağır bakımda yaşamamak için maske takmaya ve toplumsal uzaklığa dikkat edilmesi gerektiğine dikkati çekti.
Bilgiç, tedavi sürecinde kendisinden ilgilerini eksik etmeyen sıhhat çalışanına teşekkür etti.
“Yoğun bakım hiç sempatik bir ortam değil”
Yunus Emre Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Mustafa Karagülle ise Ahmet Bilgiç’in ateş ve öksürük şikayetiyle Kovid-19 Acil Servisine geldiğini, testin müspet çıkmasıyla tedavi sürecinin başladığını aktardı.
Bilgiç’in hastaneye geldiğinde akciğerlerinin çok makûs durumda olduğu, teneffüs zahmeti da bulunduğu bilgisini veren Karagülle, şöyle konuştu:
“Yoğun bakımda 10 günlük tedavi süreci oldu. Bu süreçte immün plazma da dahil olmak üzere her türlü tedaviyi uyguladık. Bilhassa immün plazma tedavisiyle önemli bir iyileşme sağlandı. Teneffüs meşakkati geçtiğinde de ağır bakımdan çıkarttık. Tedaviye iyi karşılık verdi. İleri yaşında önemli bir Kovid-19 enfeksiyonu geçirmesine karşın güçlü ağır bakım sürecini atlatarak servise çıkması bize umut verdi.
Ağır bakım hiç sempatik bir ortam değil. Lütfen vatandaşlarımız toplumsal ara ve maske kuralına uysun. Sıhhat Bakanlığımızın ikazlarına dikkat edelim. Toplu iştirakle yapılacak tertipleri erteleyelim ve onlardan uzak duralım. Çocuklarımızı sevmek istiyorsak, onları sağlıklı görmek istiyorsak, maske, ara ve toplumsal izolasyon kurallarına uyalım.”
Memurlar
