Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı 5 milyar liralık KOSGEB Süratli Dayanak Programı’na müracaatların pazartesi gününden itibaren e-Devlet aracılığıyla yapılabileceğini belirterek, “İşletmelerimizi, girişimcilerimizi başvurmaya davet ediyorum.” dedi.
Bakan Varank, Boğaziçi Yöneticiler Vakfı tarafından “Girişimcilik” temasıyla düzenlenen “Özgün Âlâ İdare Uygulamaları Forumu”na (IBPF) görüntü konferans yoluyla katıldı.
Neredeyse çeyrek asrı geride bırakan Boğaziçi Yöneticiler Vakfının, kurulduğu günden bugüne aidiyet ve medeniyet şuuruna sahip gençlerin yetişmesinde öncü bir rol üstlendiğine dikkati çeken Varank, “Vakfımızın neşet ettiği ülkemizin en güzide yükseköğretim kuruluşlarından biri olan Boğaziçi Üniversitesinin kısır çekişmelere materyal edilmesi sahiden hepimizi üzüyor. Anayasaya ve kanuna uygun biçimde gerçekleştirilen bir atamaya verilen gerekçesiz yansılar uzun müddet ülke gündemini zehirledi.” diye konuştu.
Hala bu gündemi sıcak tutmaya çalışanlar olduğunu belirten Varank, şöyle devam etti:
“Kendileri de çok iyi biliyorlar ki üniversite rektörlerinin sandık kurup oylamayla seçilmesi diye bir uygulama dünyada yok. Bu devlet üniversitelerinde de bu türlü vakıf üniversitelerinde de bu türlü. Sanki tıpkı akademisyenler bir vakıf üniversitesinde öğretim üyeliği yapıyor olsalar, mütevelli heyetinin belirlediği rektöre tıpkı tepkiyi verebilirler mi? Yanıtı herkesin malumu. Hatta biliyorsunuz dünyanın en saygın üniversitelerinde genelde rektörlerin üniversite dışından seçilmesi tercih edilir. Kamu üniversitelerinde rektör seçimi diye yapılan esasen herkesin de katılamadığı uygulamalar, ideolojik kamplaşmalara sebep olmaktan, üniversiteleri tek tipçi anlayışlara mahkum etmekten öteye gitmiyor. Biz bunu eski sistemde bizatihi test ettik. Bilimde müsabakasını beklediğimiz akademisyenlerimiz, yöneticilik yarışına girip, hizipçilik yapıyorlardı. Üniversitelerdeki takımlar akademik liyakate nazaran değil bir sonraki seçimde verilecek oylara nazaran dağıtılıyordu. Artık bu evre kapandı. Ben inanıyorum ki Rektörümüz, Boğaziçi Üniversitesini çok daha iyi bir düzeye taşıyacak ve çok değerli hizmetler verecek.”
– “İşletmelerimizi, girişimcilerimizi başvurmaya davet ediyorum”
Bakan Varank, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 5 milyar liralık KOSGEB Süratli Dayanak Programı’nı kamuoyu ile paylaştığına dikkati çekerek, bu program ile teknoloji tabanlı start-up’lar ile yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından etkilenen ve imalat bölümünde faaliyet gösteren mikro ve küçük ölçekli işletmelere faizsiz ve 3 yıl geri ödemesiz kredi takviyesi sağlayacaklarını belirtti.
Bu kapsamda, mikro işletmelerin 30 bin, küçük işletmelerin ise 75 bin liraya kadar finansmana süratli bir halde erişebileceğinin altını çizen Varank, “Başvurular pazartesi gününden itibaren e-Devlet aracılığıyla yapılabilecek. Bütün işletmelerimizi, girişimcilerimizi başvurmaya davet ediyorum.” dedi.
Varank, girişimcilere ve KOBİ’lere farklı kurumlar aracılığıyla sunulan öbür birçok dayanağın de kelam konusu olduğunu lisana getirerek şu sözleri kullandı:
“Bu durum bazen girişimcilerin başını da karıştırmıyor değil. Bu doğrultuda tüm devlet dayanaklarının içerik ve bilgilerine tek bir platformdan erişme imkanı sağlayan ‘www.yatirimadestek.gov.tr’ internet sayfasını Bakanlık olarak hayata geçirdik. Girişimcilerimiz, yatırımcılarımız platform içerisinde yer alan teşvik robotunu kullanılarak tüm takviyeler hakkında bilgi sahibi olabilir ve sağlanan avantajları görebilir, buna nazaran devletimizin kendilerine sunduğu cazip teşviklere başvurabilirler.”
– “Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi’ni bu ay içerisinde açıklamayı planlıyoruz”
Dünyayı tesiri altına alan Kovid-19 salgınının ekonomik ve toplumsal hayatı derinden etkilemeye devam ettiğine dikkati çeken Varank, kısıtlamaların, toplumsal uzaklık uygulamalarının birçok alanda iş yapma yöntemlerinde esaslı değişimlere yol açtığını vurguladı.
Yenilikçi ve teknolojik girişimciliğin her zamankinden daha fazla değer kazandığını tabir eden Varank, salgından çok evvel, Ulusal Teknoloji Atılımı vizyonuyla hazırladıkları 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’nin 5 ana bileşeninden birini “girişimcilik” olarak belirlediklerini hatırlattı.
Varank, girişimcilik ekosisteminin aktifliğinin artırılması, teknoloji tedarikçisi teşebbüslerin güçlendirilmesinin stratejideki en değerli başlıklardan olduğuna işaret ederek, “Bu alanda temel yol haritamız olacak Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi ve Hareket Planı’nı da bu ay içerisinde kamuoyu ile paylaşmayı planlıyoruz.” diye konuştu.
Girişimciliği ve buna bağlı olarak kritik teknolojilerdeki yerliliği geliştirmek için çok kıymetli dayanaklar verdiklerini söz eden Bakan Varank, “Ar-Ge, Ür-Ge, ticarileşme, yatırım ve üretim süreçlerinin tamamını kapsayan takviyeleri bir paket halinde sunuyoruz. Verdiğimiz bu takviyelerde teknoloji tabanlı teşebbüslerle üretim deneyimi bulunan firmaları iş birliğine teşvik ediyoruz. Böylece endüstrimizde topyekun bir teknolojik dönüşümün gerçekleşmesini hedefliyoruz.” dedi.
Varank, teknoparklarda bugün prestijiyle 68 bin 500 kişinin istihdam edildiğine, 6 bin 543 firmanın faaliyet gösterdiğine dikkati çekerek, “Hali hazırda da 11 bine yakın Ar-Ge projesi yürütüyorlar. Teknopark firmalarımızın yurt içi satış hacimleri 123 milyar liraya, ihracatları ise 5,8 milyar dolara ulaştı. Göğsümüzü kabartan birçok muvaffakiyet öyküsüne de imza atıyorlar.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Risk sermayesi fonları, teşebbüs ekosistemi için hayati değere sahip”
Bakan Varank, yenilikçi girişimciliğin geliştirilmesinde en temel gereksinimlerden birinin finansmana erişim olduğuna işaret ederek, risk sermayesi fonlarının, teşebbüs ekosistemi için hayati değere sahip olduğunu, bu kapsamda, gerek kendi kurdukları gerekse takviye sağladıkları fonlarla bu kaynakların büyütülmesi için çalıştıklarını, bu emelle hayata geçirdikleri uygulamaların başında “TechInvesTR” geldiğini söyledi.
Varank, TÜBİTAK ile Hazine ve Maliye Bakanlığı iş birliğinde “fonların fonu” düzeneği kurgulandığını belirterek, “Türkiye’de yatırım yapacak 5 teşebbüs sermayesi fonuna katkıda bulunarak 1 milyar lirayı aşan bir fon büyüklüğüne ulaşmayı hedefliyoruz.” dedi.
Bakanlık olarak kaynak aktardıkları 2 yeni fonu hayata geçirdiklerini lisana getiren Varank, “Bunlardan birincisi Kalkınma ve Yatırım Bankası iş birliği ile oluşturduğumuz Bölgesel Kalkınma Fonu. 400 milyon lira kaynak aktarmayı planladığımız bu fon ile bilhassa bölgesel gelişime katkı yapacak teşebbüslerin büyümesine takviye olacağız. Oburu ise teknoloji ekosisteminin gereksinimini gidermek üzere kurduğumuz Teknoloji ve İnovasyon Fonu. 350 milyon lira kaynak aktaracağımız Fon, Turcorn adayı start-uplara direkt yatırım yapacak. Son olarak, 100 milyon liralık bir öteki fonu da Bilişim Vadisi öncülüğünde iştirak bankaları ile birlikte hayata geçirdik.” diye konuştu.
Varank, KOSGEB, kalkınma ajansları ve TÜBİTAK üzerinden girişimcilere sağladıkları birçok avantaj olduğunu belirterek, “Kalkınma ajansları bugüne kadar girişimcilik temalı 358 projeye 110 milyon liralık dayanak sağladı.” tabirini kullandı.
KOSGEB’in eğitimlerini tamamlayarak takviye müracaatında bulunan yaklaşık 110 bin girişimciye 3,5 milyar lira dayanak sağladıklarının altını çizen Varank, “Bunun yanında 15 bin girişimciye de 700 milyon liraya yakın işletme kredisi kullandırdık. Emsal halde TÜBİTAK da teknoloji ve yenilik takviyeleri kapsamında 2002 yılından bu yana 20 bine yakın projeye 15 milyar liranın üzerinde dayanak verdi.” dedi.
– “Genç arkadaşlarıma davette bulunmak istiyorum”
Bakan Varank, 2021 yılını salgınla çabayı kazandıkları ve Türkiye’nin orta vadede istikrarlı büyüme periyoduna girdiği bir yıl olarak değerlendirdiklerini söyledi.
İktisadın salgın sonrası yeni devirde rekabet gücünü artırmanın ve endüstrinin teknolojik dönüşümünü sağlamanın temel öncelikleri olduğunu lisana getiren Varank, şunları kaydetti:
“AB pazarına yakınlığımız ve pandemi periyodunda ortaya koyduğumuz üretim performansı ile memleketler arası yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisi epey artmış durumda. Biz de bu ilgiden azami yarar sağlamak için yenilikçi ve teknolojik teşebbüslerimizin gelişimine ağırlaşmış siyasetler uyguluyoruz. Genç arkadaşlarıma buradan bir davette bulunmak istiyorum, ümitvar olun, ülkenize inancın, yenilikçi fikirlerinizi hayata geçirmekte yürekli olun. Biz her türlü imkanı sizlere sunmaya hazırız.”
Memurlar
