Turizm kenti Antalya’da, 5 yıldızlı otellerin yanı başındaki çardak ve obalarda tatil keyfi devam ediyor. Tarım dönemi ve okulların açılmasıyla taşınmanın başladığı obalarda kalanların, kıskandıran tatili ekim ayının sonuna kadar devam edecek.
Aksu ilçesi Kumköy kıyısında, etraf köylerin yanı sıra Serik ilçesinin mahallelerinden gelen vatandaşlar, 5 yıldızlı otellerin bulunduğu bölgede, çardak ve obalardaki tatillerine bu yıl Korona virüs nedeniyle 2 ay gecikmeli başladı. 1 Haziran’da bölgeye kurulmaya başlayan 300 oba ve çardaklarda yaklaşık 500 kişi yaz mevsimi boyunca tatil yapıyor. Korona virüs nedeniyle tatil geç başlasa da obalar dönemde tam olarak doldu. Denize sıfır, ormanla iç içe lüks otellerin yanı başında fiyatsız tatil, Korona virüs hadiselerinin artması ve hava sıcaklığının yüksek seyretmesi nedeniyle ekim ayının sonuna kadar devam edeceği belirtildi. Obaların yarısı ise tarım döneminin yanı sıra, okulların açılmasıyla taşındı. Kalan şahıslarda eylül güneşinde uyanıp, denize sıfır kahvaltısını yaptı, balık avı için gereçlerini hazırladı. Bir anne ise obasından çıkıp çocuğuyla kıyıdan balık avı yaptı. Oba ve çardakların son hali ve denizde yüzen bireyler drone ile havadan da görüntülendi.
“Ekim ayının ortasında giderim”
Hasan Ali Küçükkurt, Korona virüs kısıtlamalarından ötürü Ramazan Bayramı’nda müsaade alıpta geldiğini anlatarak, ” Köyden gereksinimlerimizi gidip aldık, geldik. Vaktimizi geçirdik. Geçen sene 6 ay kalmıştım, bu sene daha 4 ay oldu. Korona virüsten ötürü geç geldik. Ekim ayının ortasına yanlışsız gideriz. Birazda arkadaşlara bağlı, yalnız kaldığınız vakit sıkılıyorsunuz.” dedi.
“İzole bir ortam”
Mustafa Tıp, iki ırmağın ortasında lüks otellerin yakınında faydalanabilecekleri tek yerin bu obalar olduğunu söyledi.
Vatandaşların kullanımına açık çok az plaj kaldığından yakınan Çeşit, ” Otellerde kalma imkanımız da yok. Bu türlü bir yerimiz kaldı. Burayı da kendi çapımızda tatil için kıymetlendiriyoruz. Yaylaya gidemeyenler buraya geliyor. Bizde akşam kalıp sabah işimize gidiyoruz. Serik’ten günü birlik 3-4 ay kalabildiğimiz bir yer burası. Yaşlılarımız kaçtı, buraya geldi. Burası bizim için izole bir ortam. Gerimiz orman, önümüz deniz. Balığımıza çıkıyoruz, tatilimizi yapıyoruz. Oda bitti, artık gideceğiz.” sözlerine yer verdi.
“Kültürümüzü yaşatıyoruz”
Uzaktan eğitim biraz kalma mühletini uzatsa sera işleri başladığı için çoğunluğun taşındığını kaydeden Mustafa Tıp,” Yüzde 60 gitti. Bizde 10 güne gideriz. Geceler serinledi, yağmur başladı mı kalamayız. Evvelce Belek vardı, bu biçimde. Bu çardak eski kültürümüz, yeni gelmedik. Evvelce Konyaaltı’nda da obalar vardı. Bizde 3-4 ay burada kültürümüzü yaşatabiliyoruz.” dedi.
“Emin ellerdeyim”
Eşiyle obalarda kalan Ali Çakmak, 5 aydır bölgede olduğunu ve ekim ayının sonuna kadar kalmayı planladığını belirtti.
Gitmesinde hava koşullarının tesirli olacağını söz eden Çakmak, ” Yağmurdan kaçmam lakin fırtınadan korkarım. 5 aydır buradayım. Korona virüse karşı emin ellerdeyiz. Kimseyle fazla görüşmüyorum. Kurallara da uyuyorum. Bundan daha hoş müdafaa olmaz. Ekim sonuna kadar buradayım. Olağanda bu ayın ortalarında giderdim. Komşuluklarımız iyi. Obaların yarısı gitti. Okullar açıldı, işler başladı. Yarısı gitti.” dedi.
Buranın ellerinden alınmadığı sürece uzun yıllar gelmeye devam edeceğini lisana getiren Çakmak, hazırlığının ise yarın çıkacağı balık avı için olduğunu kelamlarına ekledi.
“Süreyi uzatanlar oldu”
33 yaşındaki His Koca, kent merkezinden gediklerini ve 5 yıldır yaz dönemini obalarda geçirdiklerini söyledi.
Kendilerini burada inançta hissettiklerini lisana getiren Koca, ” Herkes maskesini takıyor. Şuan ben yalnız olduğum için takmadım. Tatili burada yaşıyoruz. 3 ay kalıyoruz. Rahatız. Çocukların uzaktan eğitimi başladığı için kalma müddetlerini biraz uzatanlar oldu. Buradan uzaktan eğitime bağlananlar oldu. Eylül sonuna kadar kalanlar oluyor. bide bir hafta içinde taşınacağız.” dedi.
En büyük problemlerinin su olduğunu ve onu da taşıma suyla giderdiklerini tabir eden Koca,” Burada tabiatla iç içe yaşıyoruz. Herkes sabah kalkar kahvaltısını yapar, öğle denizine girer. Bizde artık kıyıdan oğlumla balık tutacağız.” diye konuştu
Memurlar
