Milliyet’ten Aykut Yılmaz’ın haberine nazaran: Eskişehir’de sahipsiz kedilerde, koronavirüsün mutasyonu sonucu formlandığı düşünülen, beşere geçmeyen lakin bulaşıcı özelliğe sahip, tedavisi mümkün olmayan Feline Enfeksiyoz Peritonit (FIP) virüsü görülmeye başlandığı haberleri, salgın kaygısına neden oldu. Hususla ilgili Milliyet’e konuşan Türk Veteriner Doktorlar Birliği (TVHB) Merkez Kurulu Üyesi Uzm. Dr. Levent Uğurlu, kedilerdeki FIP hastalığının yaygın olarak efüsiv (ıslak) ve nonefüsiv (kuru) form olarak kliniklerde süratli teşhis kitleri ve PCR testleriyle çarçabuk tespit edildiğini söyledi. Uğurlu, “Kliniklerimizde ve üretim tesislerinde büyükbaş, küçükbaş ve at üzere birçok hayvan çeşidinde görülen koronavirüs, kedi ve köpeklerde de yıllardır yaygın olarak görülüyor. Sindirim ve deveran sistemi başta olmak üzere birçok sisteme yerleşen virüs, yerleştiği sistemde ağır tahribatlar sebebiyle, zatürreden kalp krizine, sinirsel ataklardan ishale kadar devam eden çeşitli klinik semptomlara neden olmaktadır” dedi.
‘İnsanlara bulaşmıyor’
Hastalıkta erken teşhis ve teşhisin değerli olduğunu vurgulayan Uğurlu, hastalığın insanlara bulaşmadığını hatırlattı. Kedigiller familyası üyesi olan aslan, kaplan üzere yaban hayvanlarının yanı sıra hastalığın mesken ve sokaktaki kedilerde önemli sıhhat sorunları oluşturduğunu vurgulayan Uğurlu, “Sokak kedilerinde yaygın olarak bulunan ve sürü bağışıklığı oluşturan bu virüsün, mesken kedilerine bulaşması sonucu, kısa müddette hastalık oluşturduğu, yapılan akademik çalışmalarla da ortaya konmuştur. Bu sebeple mesken kedilerimizin dışarı çıkarılmaması ve öteki kedilerle temas etmemeleri gerekliliği veteriner tabipler tarafından ısrarla vurgulanıyor. Vakit zaman klinik semptom oluşturmayan hastalık için nizamlı muayene hayat kurtarıcı” diye konuştu.
‘Aşısı Türkiye’de yok’
Dünyada aşısı bulunan FIP hastalığının Türkiye’de aşısının bulunmadığını belirten Uğurlu, “Kedi popülasyonunun ve kedi sahiplenmenin süratle arttığı şu günlerde, virüsün özellik değiştirip zoonoz hastalık oluşturma ihtimaline karşı en kıymetli tedbir, aşının temini ve uygulamalarının başlamasıdır. Devlet prosedürlerinin hızlandırılmasıyla birçok firma aşıyı çarçabuk tedarik ederek, veteriner doktorlarımıza acilen ulaştırabilir” tabirlerini kullandı.
Memurlar
