CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Devlet, esnaf ve sanatkarı gözetici ve destekleyici önlemler alır. Nasıl destekleyecek? Para verecek. En sıkıntı durumda Anayasa’nın 173. unsurunu çalıştırmayan bir iktidara ne diyeceğiz? Hem desteklemiyor hem de korumuyor.” dedi.
Kılıçdaroğlu, görüntü konferansla bir ortaya geldiği kafe, cümbüş dalı temsilcileri ve işletme sahiplerinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde yaşadıkları meseleleri dinledi.
Kılıçdaroğlu, gelecek salı günü bu mevzuyu baştan sona inceleyip masaya yatırmak istediğini belirtti. İktidarı dayanak vermesi için sıkıştırdıklarını, verilen takviyenin komik sayılar olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, iktidarın esnafa 3 ay müddetle bin lira verdiğini, süreçte en büyük ziyanı görenin esnaflar olduğunu, hizmet dalının kasvet yaşadığını ileri sürdü.
Kılıçdaroğlu, iş yerlerinin kapalı kalması ve çalışanların mağdur olmasının ortak sorun olduğunu vurguladı.
Hizmet bölümünde garsonundan bulaşıkçısına, aşçısına kadar pek çok alanda çalışan bulunduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, bu emek ağır dalın direkt doğruya vatandaşa hizmet olarak yansıdığını kaydetti.
Kılıçdaroğlu, “Uçamadığınız havaalanları, geçmediğiniz yollar var. Bunlara 30 milyar lira para ödüyorlar. Bunları çağırın, bunlar 5 kişi zati. Çağırsın hükümet desin ki, ‘Yüz binlerce milyonlarca esnaf var, 30 milyarı size ödemeyeyim siz bir yıl bekleyin, ben bunu esnafa ödeyeyim esnaf rahat nefes alsın. Bir yıl sonra ben size bu parayı ödeyeceğim.’ Aslında dolara bağlı, dolar yükseldikçe esasen para alıyorsunuz bir kaybınız da olmayacak.” biçiminde konuştu.
– “Esnaf ve sanatkar korunacak”
Otel sahiplerinin bilhassa de küçük otellerin bu süreçte çok önemli sorun yaşadığını lisana getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“En büyük tehlikede şu, süreç bu türlü yasaklarla çok uzadığı takdirde beşerler geliyordu kafeye, kahveye oturuyordu, kahve, çay içiyordu, oyun oynuyordu, lokantada yemek yiyordu, sokaktan simit alıyordu.
Bu alışkanlıklar da gittiği takdirde bir bölüm çok büyük bir kriz yaşayacak. Sıkıntılarınızı birebir sıkıntı edindik. Bunu her yerde her ortamda ve formuyla lisana getiriyoruz. Televizyonlarda, TBMM’de, radyolarda, sokakta, caddede bir halde lisana getiriyoruz bu sorunun aşılması için.
Devlet, esnaf ve sanatkarı esirgeyici ve destekleyici önlemler alır. İki şey var burada, bir gözetici. Esnaf ve sanatkar korunacak. Yani esnaf ve sanatkar iktisadın dışına itilmeyecek. İki destekleyici önlemler alır. Hem koruyacak artı destekleyecek. Nasıl destekleyecek? Para verecek. Destekleme öbür nasıl olur? Yeterli imkanlar sağlayacak. En güç durumda Anayasanın 173. hususunu çalıştırmayan bir iktidara ne diyeceğiz? Hem desteklemiyor hem de korumuyor. Biz bu mevzuda elimizden geleni yapacağız. Bundan emin olmanızı isterim.”
Kılıçdaroğlu, hükümete tekraren davet yaptığına dikkati çekerek, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Dedim ki, siz, kararlar alıyorsunuz fakat bu kararların gerçek hayatta geçerliliği çok fazla değil. Aldığınız kararlar ne kadar emeline ulaşıyor ulaşmıyor, bu dalın en azından çalışanlarını direkt doğruya 5 tane esnafı çağırın lokantacı, kahveci, berber, çağırın onları dinleyin bakalım. Bunların sıkıntıları ne? Sizin verdiğiniz takviye bunların problemlerini çözüyor mu? Çözmüyor mu? Oturun konuşun. Sizlerle konuşmadan masa başı karar alıyorlar sonra çıkıyorlar televizyonlara ‘biz sorunu çözdük’ vesaire diyorlar. Meğer ortada çözülen rastgele bir sorun yok. Ancak sakın ola ki ümitsizliğe kapılmayın. Daima bir arada düzelteceğiz.”
Memurlar
