Mimar Sinan Hoş Sanatlar Üniversitesi’nin Rektörü Handan İnci, üniversitenin Hoş Sanatlar Fakültesi Dekanı Nihal Başlı’nın, kendi yönetimindeki Klasik Türk Sanatları Kısmı’na takım verilmesine itiraz ettiğini açıkladı.
Handan İnci, SABAH’ın dün gündeme getirdiği ‘Kadından bayana mobbing davası’ başlıklı haberle ilgili bir açıklama yaptı. Üniversitenin Şık Sanatlar Fakültesi Dekanı Nihal Başlı ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Sema Ergönül’ün, hakkında savcılığa şikayette bulunduğu Rektör Handan İnci, yıllardır üniversitenin en harap mekanlarında imkansızlıklar içinde dışlanarak üretim ve eğitim yapmaya çalışan bu kısımla ilgili rektörlüğün icraatlarına karşı koymanın yaralayıcı olduğunu söyledi. Rektör İnci şöyle dedi:
“Rektör olarak atanmamdan bu yana ben ve ekibim gece gündüz çalışıyoruz. Mahsusen Covid-19 salgını ile sarsıldığımız bu son devrin zorluklarını aşabilmemiz için girişimler geliştiriyoruz. Öğretmenlerimiz ve talebelerimiz aldığımız lisanslı programları kullanmaya başlayacaklar yakında. Yıllardır harap biçimde duran Tophane Kasrı için restorasyon başlattık. Müzemizi açmak için kaynaklarımızı geliştirmeye çalışıyoruz. Çok yüksek zelzele riski olan yurt binamızı güçlendirdik ve yeni periyoda yetiştiriyoruz. Fındıklı’da ağır bir taleple istenen mescidi nihayet açabildik. 99 zelzelesinden bu yana güçlendirme görmemiş Mimarlık Fakültemizin restorasyon çalışmalarını da bu ay itibariyle başlattık. Talebelerimiz için buradayız ve daha yapılması gereken çok işimiz var. Devletimizin en eski sanat üniversitesi olan ve 138 yıllık bir kültür birikimine dayanan Mimar Sinan Hoş Sanatlar Üniversitesi, her konusunu kurum içindeki istişarelerle çözebilecek bir potansiyele sahiptir.”
‘DEKAN YARALAYICI KONUŞTU’
Dekan Nihal Başlı’nın Hoş Sanatlar Fakültesi’nin öğretmenleri ve talebeleri hakkında yaralayıcı konuştuğunu savunan Handan İnci, mobbing argümanına husus olan vukuatın art planını şöyle anlattı:
“Gazetenizin haberine mevzu olan hadise, Hoş Sanatlar Fakültesi dekanının yıllardır takım talebi noktasına getirilmemiş olan Klâsik Türk Sanatları Kısmı’na takım verilmesine itiraz etmesinden kaynaklanmıştır. İşin üzücü yanı bu kısmın Hoş Sanatlar Fakültesi Dekanı’nın kendi yönetimindeki bir kısım olmasıdır. Kelamı edilen içtimada, üniversitemizin en eski kısımlarından olan Klasik Türk Sanatları için kurduğu cümleleri kabul etmek mümkün değildir. Yıllardır üniversitenin en harap mekanlarında imkansızlıklar içinde dışlanarak üretim ve eğitim yapmaya çalışan bu kısmın öğretmenleri ve talebeleri ismine nitekim yaralayıcıydı söyledikleri. Üniversitelerde çatışmalar çekişmeler olur, ama bunun bu üslupla basına gereç edilmesi velev savcılığa taşınması gerçekten talihsiz bir durumdur. Kaldı ki işin savcılık kısmını da ben gazetenizden öğreniyorum.”
‘YAPICI VE ÜRETİCİ OLMAYI ÖĞRENMELİYİZ’
Rektör Handan İnci, ekibiyle birlikte üniversiteyi daha iyi bir noktaya taşımak için çalışmayı sürdüreceklerini belirtti. İnci şöyle devam etti:
“Önümüzde yapacak çok işimiz var. Ben ve ekibim bütün gücümüzle üniversitemizi daha iyi bir noktaya taşımak için çalışmayı sürdüreceğiz. En büyük gayemiz üniversitemizi akademik muvaffakiyet sıralamasında hak ettiği sıraya çıkarabilmek. Çok yetenekli olağanüstü talebelerimiz var. Kurumumuz çok daha iyi noktada olabilecek bir potansiyele sahip. Bu potansiyeli harekete geçirmek maksadıyla alışkanlıkları kırmak, enerjiyi açığa çıkarmak için yaptığım icraatlardan rahatsız olanlar şikayetlerini çeşitli mecralara taşımayı tercih edebilirler, lakin benim odağımda bunlar nokta almıyor.
Bu günlerde bütün dünyada üniversitelerin fevkalâde koşulları en az zararla nasıl geçireceği konusunda çeşitli eğitim modelleri tartışırken bizim de gücümüzü buraya harcamamız gerek. Yapıcı ve üretici olmayı öğrenmeliyiz. Radikal ve dönüştürücü işler yapmaya odaklı çalıştığımı bilenler Rektör olarak atandığımda çok zorlanacağımı söylenmişti. Bence zorlanma gelişmenin temelinde var. Biz de kurum olarak artık geliştirici bir zorluktan geçiyoruz ve sabırla, çabayla bu sıkıntıları aşacağız.”
Dilek Yaman
Memurlar
