Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nın “kozmik odası” olarak tanımlanan isimli emanet depolarında Türkiye’de en değerli soruşturma ve davalarına ilişkin yaklaşık 200 bin soruşturmanın kanıtları saklanıyor. FETÖ, 15 Temmuz darbe teşebbüsü, terör örgütleri PKK, DHKP-C’ye yönelik operasyonları, Reina saldırısı, Adnan Oktar kabahat örgütü belgesi ve uyuşturucu kaçakçılığı üzere değerli davaların kanıtları, ağır güvenlik tedbirleri altında yargılama mühletince korunuyor.
“4 BİN METRAKERELİK ALANDA 19 ODA İÇİNDE 200 BİN DELİL”
İstanbul Cumhuriyet Savcısı İbrahim Çicek, emanet depolarını, içerisindeki kıymetli meczupları ve ağır güvenlik tedbirleri ile sürdürdükleri şiddetli çalışma sistemlerini şöyle anlattı:
“Çağlayan Adliyesi 2011 yılında faaliyete geçti. Şişli, Beyoğlu, Fatih, Eyüp, Beşiktaş ve Sultanahmet adliyeleri buraya taşındı. Bu adliyeler emanetleriyle birlikte buraya taşındılar. Yaklaşık 300-400 bin emanetle 2011 yılında isimli emaneti devraldım. Büyük bir çalışmayla, evvelden kalma, imha edilmemiş eşyaları tasfiye ettik. Burada faaliyete geçtikten sonra da yıllık 26 bin emanet eşya gelmeye devam etti. Şu an bu depolarda 200 bin emanet var. Bu adliyede 4 bin metrekare alanı kaplayan 19 odadan oluşan emanet depolarımız var. FETÖ, 15 Temmuz darbe soruşturmaları üzere büyük soruşturmaların kanıtları, hepsi başka farklı depolarda koruma ediliyor.”
“24 SAAT KAMERA TAKİBİ,”
Başsavcı Çiçek, ‘Adliyenin kozmik odası’ olarak tanımladığı değerli dava ve soruşturmaların kanıtlarının olduğu depoların şifreli ve kilitli olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Her depoya yalnızca bir emanet memuru girebiliyor. Güvenlik kameralarıyla 24 saat takip ediliyor. 23 işçimiz, bir emanet müdürümüz var. Çeşitli kasalarımız var, çok bâtın evraklar saklanıyor. Sağlam ve bu işi yapabilecek işçisi seçiyoruz. Rastgele işçi alınmıyor. Örneğin bulunduğumuz yer 15 Temmuz operasyonlarında elde edilen kanıtların bulunduğu depo. Dijital malzemeler, silahlar, kitaplar ve evrak var. Bu kanıtlar içinde FETÖ’nün örgüt üyelerine dağıttığı 1 dolarlar da var. Soruşturmalarda askerlerin üzerinde yakalanmış şifreli olduğu belirlenen seri numarası ‘F’ ile başlıyor ‘G’ ile bitiyor. Bunları biz yargılama sonuna kadar müsadere ediyoruz. Daha sonra Mal Müdürlüğüne gönderiyoruz, devlet pahalandırıyor. İade olanlar oluyor kimileri lakin sahiplerinin birçok gelip almıyor, çekiniyorlar.”
UYUŞTURUCULARIN KORUMA EDİLDİĞİ KISIM
“Bulunduğumuz depo uyuşturucuların koruma edildiği bölüm” diyen Başsavcı Çiçek, ” Burada 100 milyon dolarlık uyuşturucu bulunuyor. Uyuşturucu haplar, kokain, eroin, baz morfin üzere çeşitli uyuşturucular. Mahkeme kararları sonucuna kadar burada bekletiliyor. Mahkeme müsadere kararı verince Valiliğe teslim ediyoruz. Valilik Uyuşturucu İmha Kurulu, uyuşturucuyu bizden teslim alıyor. Büyükçekmece’deki bir çimento fabrikasında 2 bin derecede yanan kazanda imha ediliyor. 3 ayda bir imha süreci yapılıyor. Uyuşturucu operasyonu, terör örgütlerinin uyuşturucu ile ilgili belgeleri ve her türlü belge. Küçük torbacısından büyük uyuşturucu sevkiyatından yakalanan yüksek ölçüdeki tüm uyuşturucular buraya getiriliyor.
“FETÖ’DEN ELE GEÇEN BİLİNMEYEN DOKÜMANLAR ÇELİK KASADA SAKLANIYOR”
Başsavcı Çiçek, FETÖ soruşturmalarında ele geçen ve zımnilik içeren doküman ve dijital bilgilerin ise çelik kasada saklandığını belirterek, “Çelik kasamızın içinde saklılık dereceli dokümanlar saklanıyor. Bunların içinde kıymetli tapeler, değerli yazılı evraklar var. Mahkeme sonucuna kadar burada saklanıyor. Mahkemenin kararına nazaran süreç yapılıyor. İade kararı verilenler sahibine iade ediliyor” dedi. 15 Temmuz darbe teşebbüsü ve FETÖ soruşturmalarında toplanan meczupların farklı bir emanet odasında tutulduğunu belirten Çiçek, “Sanıkların mesken ve iş yerlerinde elde edilen dokümanlar, kitaplar, dijital bilgiler mahkeme sonucunda, değerli eşya ise Ulusal Emlak’a gönderiliyor, imha edilmesi gerekiyorsa da imha ediyoruz. Kitapları da geri dönüşüme gönderip kıymetlendiriyoruz. Bu kitaplar Türkiye’nin her tarafından, ana davalar burada olduğu için, buraya getiriliyor. Burada koruma ediliyor. Bu kitapların kararlarını bekliyoruz. İade edilecek olanları iade edeceğiz, müsadere (zoralım) edilenleri de geri dönüşüme göndereceğiz değerlendireceğiz” diye konuştu.
“15 TEMMUZ, ADNAN OKTAR, REİNA SALDIRISI TOPLAM 15 BİN SİLAH”
İsimli emanet depolarında FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsü ve konutlarında bulunan silahlar, Adnan Oktar cürüm örgütüne yönelik operasyonda ele geçirilenler ve 1 Ocak 2017 yılında yaşanan Reina saldırısının da ortalarında olduğu değerli evraklara ilişkin silahlar farklı bir emanet deposunda saklanıyor. Başsavcı Çiçek, bu depoda 15 bin silah olduğunu belirterek, “Yönetmelik gereği silahlar Jandarmada koruma ediliyor lakin, bir kısım silahlar da bu depoda tutuluyor. Depoda operasyonlarda yakalanan silahlar var. FETÖ silahları, 15 Temmuz darbe teşebbüsünde ele geçirilen silahlar, Reina taarruzunda kullanılan silahlar var. En son Adnan Oktar operasyonunda ele geçirilen silahlar var. Bu silahlar bize gelmeden evvel kriminal inceleme yapılıyor. Faili meçhul cinayetlerde kullanılıp kullanılmadığı belirleniyor. Biz silahları yalnızca koruma ediyoruz. Karar kademesinden sonra silahlar Makine Kimya Sanayisi Kurumu’na teslim ediliyor. Gerekirse tamir edip piyasaya satıyor yahut demirinden yararlanıyor, fabrikada pahalandırıyor. 15 bin civarında silah mevcut bir kısmı av tüfeği, olağan mermiler de var.” dedi.
“BİR MERMİ ÇEKİRDEĞİ KAYBOLSA CİNAYETTEN YARGILANAN KURTULUR”
Başsavcı Çiçek, isimli emanet depolarının çok kıymetli olduğunu belirterek, “Mahkemeler bu emanette bulunan kanıtlara nazaran karar veriyorlar. Bir mermi çekirdeğini kaybederseniz o cinayetten yargılanan insan cezadan kurtulur. Çok şükür 2011 yılından beri rastgele bir külfet yaşamadık. Bu depolar 7 adliye emanetlerinin birleşmesinden meydana geldi. Bu adliyelerden gelenler ortasında 1968 yılına ilişkin emanetler vardı. 12 Eylül periyodunda toplanan 3 bin 700 silahı 6 ay uğraşarak tasfiye ettik. Bakılmamış, çöp olmuş sol yayınlar vardı örneğin. 11 yıldır temizliyoruz, büyük bir sorumluluk alarak yaptık bunları” diye konuştu.
TERÖR ÖRGÜTÜNÜN KURACAĞI TV KANALININ EŞYALARI DA DEPODA
İsimli emanet deposunda terör örgütü PKK’nın Kuzey Irak’ta kurmayı planladığı TV kanalı için gerekli eşyalar da olduğunu belirten Çiçek, “Bunların içinde kameralar televizyonlar, sandalyeler var. 2014 yılında bir operasyonla Kuzey Irak’a bir TIR’la götürülürken yakalandı. Mahkeme süreci tamamlandıktan sonra süreç yapacağız” dedi.
FETÖ mensuplarından ele geçirilen silahlar ortasında Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel imzalı Cumhurbaşkanlığı forsunun üzerine işlendiği özel üretim bir tabanca da bulunuyor. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde FETÖ’cü askerlerin sivil halkın üzerine ateş ettiği G3 Piyade tüfeği de emanet deposunda saklanan kanıtlar ortasında.
REİNA AKININDA KATLEDİLEN İNSANLARIN PARÇALANMIŞ KANLI CEP TELEFONLARI
Yeniden depolarda 1 Ocak 2017 yılında ünlü gece kulübü Reina’da DEAŞ terör örgütü tarafından hücumda katledilen insanlara ilişkin mermilerle parçalanmış ve üzerinde kan olan ilişkin cep telefonları da saklanıyor.
ADNAN OKTAR’IN KESKİN NİŞANCI TÜFEĞİ EMANET DEPOSUNDA
Adnan Oktar’ın küçük çaplı bir cephaneliği de depolarda bulunuyor. Silahlar ortasında keskin nişancı silahı ve ayaklı tüfekler dikkat çekiyor. Yasadışı Kumar operasyonlarında ele geçirilen oyun makineleri de emanet depolarında yer alıyor. Tombala ismi verilen kumar makinelerinin yanında ödül olarak insanlara dağıtılacak çok sayıda televizyon da yargılama mühletince depolarda tutuluyor. Operasyonlarında yakalanan çuvallar dolusu uydurma paralar da emanet depolarında saklanıyor.
CİNAYET DAVALARININ KANLI KANITLARI AÇIK HAVA DEPOSUNDA
Öte yandan cinayet kuşkusu taşıyan intihar ve cinayet davalarında olay yerinden alınan kanlı giysi ve eşyalar ise açık hava deposunda tutuluyor. Yargılamalar tamamlanıncaya kadar saklanması gereken bu kanıtların kanlı olması nedeniyle, depoların makus koku ve sıhhatsiz kaidelerden korunması için bu prosedür uygulanıyor.
Memurlar
