Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Kolu Lideri Prof. Dr. Faruk Aydın, koronavirüs (Kovid-19) salgını yokmuş üzere davranmanın yanlış olduğunu belirterek, olağanlaşmak için öncelikle bireyin kendini muhafazası gerektiğini vurguladı.
KTÜ Farabi Hastanesi Merkezi Sterilizasyon Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Aydın, AA muhabirine, vilayetlerde 100 bin nüfusta Kovid-19 hadise görülme oranının yer aldığı haritalar yayımlanmaya başlandığı tarihten beri Karadeniz Bölgesi’ndeki vilayetlerin çok yüksek riskli yani “kırmızı” kategoride olduğunu, gelinen süreçte ise bu durumun ülkenin büyük çoğunluğuna ulaştığını tabir etti.
Aydın, “Ateş düştüğü yeri yakar” kelamının çok değerli olduğunun altını çizerek, “Kovid periyodunda yaşları benden küçük iki kuzenimi kaybettim. Bu öyküleri biliyor olsalar çok daha fazla dikkatli davranacaklarını düşünüyorum. Geçen hafta ölen kuzenimim, kayınpederini hastaneye taşırken virüsü kaptığını biliyoruz. Bir gün sonra hastalık semptomları gösterdi, perşembe günü hastaneye yattı, pazar günü vefat etti. Gerisinden kayınvalidesi, baldızı, eşi, kızı maalesef Kovid hastaları oldu. Kayınpederi, kayınvalidesi ağır bakımda, baldızını da kaybettik, eşi ise şu anda hastanede yatıyor.” diye konuştu.
Bu türlü bir dramı yaşamanın sıkıntı olduğunu ve ateşin insanın yüreğini yaktığını lisana getiren Aydın, “Bizim ‘ateş düştüğü yeri yakar’ dediğimiz şey de bu. Beşerler bu örnekleri görmüyorlar, kendilerine uzak olduğu için hiç olmayacağını düşünüyorlar meğer çok yakınımızda.” sözünü kullandı.
Aydın, olağanlaşmak için öncelikle bireyin kendini muhafazası gerektiğini vurgulayarak, bunun için de kapalı yelerde maskenin çıkartılmaması hatta iki kat maske kullanılması gerektiğini, gereksiz kalabalıklar oluşturulmaması ve gereksiz durumlar için sokağa çıkılmaması gerektiğini anlattı.
– “Korkuyoruz, o nedenle bütün beşerler lütfen tekliflerimize uysunlar”
Şahsî önlemlerin her daim geçerli olduğunu ve asla rehavete kapılmamak gerektiğine işaret eden Aydın, olumlu olay sayılarının üst gerçek gidişinin tedbir alınmadığı takdirde durdurulmasının imkansız olduğunu söyledi.
Aydın, aşılama ve kapanmalar birlikte uygulandığı takdirde büyük muvaffakiyet elde edilebileceğine dikkati çekerek, aşı sırası gelenlere kesinlikle aşı olmaları teklifinde bulundu.
Aydın, Trabzon’da kasım-aralık periyodunda yüzde 45’lere çıkan test olumluluğunun alınan tedbirler sonrasında yüzde 15’e kadar düştüğünü anımsatarak, “Arzu ettiğimiz yüzde 5’lerin altına hiçbir vakit düşürememiştik artık yüzde 30’larda, yükselmeye devam ediyor. Korkuyoruz, o nedenle bütün beşerler lütfen tekliflerimize uysunlar. Vatandaşlarımızın daha önlemli davranmaları için efor içindeyiz, lütfen bu gayretlerimizi boşa çıkarmasınlar.” diye konuştu.
– “Virüsü ortamızda barındırmamak için uğraşlı olmalıyız”
Teneffüs yoluyla bulaşan hastalıkların tedbir alınmadığı vakit bir kuluçka devrinde iki katına çıktığını vurgulayan Aydın, şu değerlendirmede bulundu:
“Mart ayı başında 5 bin olan sayımızın 40 bine çıkmasının nedeni de budur. Hasebiyle üç kuluçka periyodu üzere sayılar artarak bugün 40 binlere vardı. Pandemi bütün dünyada var, ülkemizde de var. ‘Bu yok’ diye yaşamak yanlış bir seçimdir. Pandemi yokmuş üzere yapmak kendimizi kandırmaktır, pandemi vardır ve bu pandemi şartlarında ömrümüzü nasıl sürdüreceğimiz konusunda biz yardımcı olmaya çalışıyoruz. Sosyologları, psikologları, psikiyatrları, ekonomistleri, her türlü bilim insanını kendi alanlarında pandemi varlığında hayatımızı nasıl sürdürebileceğimize takviye vermeye davet ediyorum.”
Bilhassa yaklaşan tarım devri için dert duyduğunu belirten Aydın, çay ve fındık hasadını, ayrıyeten turizm dönemini muvaffakiyetle yaşayabilmek için çabalı olmak gerektiğini aktardı.
Memurlar
