Arslan, yaptığı yazılı açıklamada, Hak-İş’e bağlı sendikaların alanda sıkıntıları tespit eden ve tahlil üreten bir sendikacılık anlayışını benimsediğini belirtti.
Araştırmaya dayalı olarak meselelerin tahlil edilmesi, kıymetlendirilmesi ve tahlile yönelik adımların atılmasını çok değerli bulduklarını aktaran Arslan, şunları kaydetti:
“Hak-İş, tarihi geçmişinin her etabında bilimsel sendikacılığı önceleyerek, bilimsel sendikacılığın gelişimine ehemmiyet vermiş bir konfederasyon olmuştur. Emek ilgilerinin dönüşüme uğradığı günümüzde, Hak-İş bir taraftan sendikacılığın hareket ve hak arama istikametini odunsuz bir halde yerine getirmeye çalışırken öteki taraftan da araştırma, inceleme, sistematik fikir ve bilimsel çalışmaları bir bir hayata geçirmektedir. Konfederasyonumuz Hak-İş’in şahsen alanda binlerce taşeron emekçiyle yüz yüze görüşme/anket uygulaması ile gerçekleştirdiği ‘Taşeron Emekçisi Gerçeği’ araştırması taşeron personellerin takım almaları için değerli bir data olmuştur.”
Arslan, 696 sayılı KHK kapsamında takım alan personellerinin iş yerlerinde birtakım uygulamalardan kaynaklı problemlerle karşılaştıklarına da işaret ederek, “Üyelerimizin yaşadıkları bu problemlerin yerinde ve detaylı biçimde tespit edilmesini çok değerli görüyoruz. Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımız tarafından araştırmaya dayalı olarak oluşturulan tahlil ve raporları çok değerli buluyoruz. Hak-İş olarak, her vakit sendikal çabamızı toplumsal diyalog çerçevesinde siyaset geliştirerek, teklif ve taleplerimizi her platformda lisana getirerek yürütüyoruz.” tabirlerini kullandı.
Çalışanları yakından ilgilendiren çabucak her bahiste Hak-İş olarak duruşlarını, metotlarını ve bakış açılarını paylaştıklarını belirten Arslan, “Bu sebeple işkolunun en büyük sendikası olan Öz Sağlık-İş Sendikamızın 696 sayılı KHK sebebiyle emekçilerin yaşadıkları meselelere ait hazırladıkları saha raporunu çok kıymetli buluyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Memurlar
