CHP Genel Lider Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, 2020’de 1 milyon 268 bin vatandaşın işini kaybettiğini belirterek, “2020’de iş gücüne dahil olmayan fakat ‘İş bulursam çalışırım’ diyenlerin sayısı birinci kere resmi işsiz sayısını geçti.” dedi.
CHP Merkez İdare Konseyi (MYK), Genel Lider Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.
Toplantıya ait açıklamada bulunan Öztrak, Türkiye’nin “anayasal bir devlet” olmaktan çıktığını, kağıt üstünde “anayasası olan bir devlet” haline geldiğini tez etti.
Keyfiliğin, kuralsızlığın had safhada olduğunu savunan Öztrak, “geçen hafta sonu Resmi Gazete ile bir elin, ülkenin altını, üstüne getirmek için elinden geleni arkasına koymadığını” öne sürdü.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Erdoğan, vesayeti altındaki Meclis Lideri’ni ve vesayeti altındaki yargıyı araç olarak kullanarak evvel bir milletvekilinin vekilliğini düşürdü, sonra da Anayasa Mahkemesi’ne bir parti için kapatma davası açtırdı. İttifakın küçük ortağının ağzına bir parmak bal çaldı. Sarayın sadık bekçisinin kongresinde elini güçlendirdi. Hafta sonunda da kendi partisinin kongresine giderken bir parmak balı da partisinin içindeki çeşitli kanatların ağzına çalmayı unutmadı. 10 yıl evvel bayana karşı şiddeti ve aile içi şiddeti önlemek için hazırlanan İstanbul Mukavelesi’ni tek bir imzayla feshetti.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, Merkez Bankası Lideri’ni vazifeden aldığı için eleştiren Öztrak, ülkenin keyfilikle yönetildiğini ileri sürdü.
Öztrak, “İyi işleyen demokrasilerde tek bir kişinin imzasıyla, Meclisin yetkileri gasbedilemez. Uygun işleyen demokrasilerde milletin kahir ekseriyetiyle inatlaşılmaz. Sadece kendi ideolojik tabanını tatmin etmek için tek adam iradesiyle bayanlar ve çocuklar, şiddet karşısında muhafazasız bırakılamaz.” diye konuştu.
Piyasaların dün gece yarısından itibaren bir sefer daha yangın yerine döndüğünü, doların Asya piyasalarında 8 lira 40 kuruşa çıktığını belirten Öztrak, kamu bankalarının hazine ünitelerinin 4,5 ay ortadan sonra tekrar fazla mesaiye başladığını lisana getirdi.
Faik Öztrak, “Madem, faiz artıran Merkez Bankası Lideri’ni bir gece yarısı kararıyla azledecek kadar acil bir durum vardı, bugün yapılacak iş aşikardır, bir an evvel Para Siyaseti Şurasını inanılmaz toplantıya çağırmalıydınız ve faiz kararını geri almalıydınız. Sonra da bunun sonuçlarıyla yüzleşmeyi bilmeli, akabinde sandığı milletin önüne getirmeliydiniz.” tabirini kullandı.
“Milletin çarçur edilecek bir 128 milyar doları daha olmadığını” söyleyen Öztrak, 12 Mart prestijiyle Merkez Bankasının döviz bilançosunun 43 milyar dolar açık verdiğini, bankanın kasasında kendine ilişkin dövizinin kalmadığını, hepsinin diğerine ilişkin olduğunu savundu.
Bugün dolar kurunu 7,80’lerde tutabilmek için birilerinin ağır formda döviz sattığını tez eden Öztrak, doların ateşinin düşmediğini söyledi.
Öztrak, “Eğer bugün kamu bankaları eliyle, art kapı operasyonlarıyla eldeki emanet rezervler de yakılıyorsa bunu nasıl yaptığınızı kamuoyuna açıklamanız gerekiyor. Şayet açıklamazsanız bugün satılan dolarları da 128 milyar doların üzerine koyar, hesabını da sizden sorarız.” dedi.
– “Bu, tarihimizde görülmemiş makûs bir rekor”
Faik Öztrak, bu sabah geçen yılın işgücü ve istihdam bilgilerinin açıklandığını hatırlatarak, hükümetin son iki yılda işi olan vatandaşların işini elinden aldığını argüman etti. CHP Sözcüsü Öztrak, şöyle devam etti:
“2020’de iş, güç sahibi olan 650 bin erkek, 618 bin bayan, toplam 1 milyon 268 bin yurttaşımız işini kaybetti. Son iki yılda işini kaybeden yurttaşlarımızın sayısı ise 1 milyon 926 bin şahsa ulaştı. 2020’de iş gücüne dahil olmayan lakin ‘iş bulursam çalışırım’ diyenlerin sayısı birinci defa resmi işsiz sayısını geçti. ‘İş bulsam çalışırım’ diyenlere, eksik ve yetersiz çalışanları ve mevsimlik çalışanları ek ederek gerçek işsiz sayısını buluyoruz. 2020’de bu sayı 2 milyon 312 bin kişi artmış, 10 milyon 287 bine ulaştı. Bu, tarihimizde görülmemiş makûs bir rekor. Gerçek işsizlik oranı, 2020’de 6 puandan fazla artarak, yüzde 29,2’ye sıçramış. Bu da berbat bir rekor.”
Öztrak, Türkiye’nin dünya üzerinde en yüksek faiz uygulayan 7. iktisat olduğunu, Türkiye’nin risk priminin bir günde 158 puan birden sıçradığını ve 466’ya yükseldiğini öne sürdü.
– İstanbul Mukavelesi’nin feshi
İstanbul Mukavelesi’nin feshini eleştiren Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 10 yıl evvel “Kadına şiddet, artık bir insan hakları ihlali. Kontrat, Türkiye’nin öncülüğünde hazırlandı.” twitini attığını belirtti.
Öztrak, “İstanbul Mukavelesi imzalandıktan sonra yapılan bu paylaşım, İstanbul Mukavelesi’nin terk edildiği gün, tüm dünyaya şu iletisi verdi, (Kadına şiddet, artık insan hakları ihlali değildir. Artık bayanlara ve çocuklara şiddet uygulamak caizdir.)” değerlendirmesinde bulundu.
İstanbul Mukavelesi’nin temel maksadının, “kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddetten arınmış bir Avrupa yaratmak” olduğunu lisana getiren Öztrak, yalnızca son 10 yılda Türkiye’de 3 bin 116 bayanın cinayete kurban gittiğini, bu yılın birinci iki ayında 51 bayan cinayetinin işlendiğini kaydetti.
Faik Öztrak, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) grafiğini göstererek, Türkiye’de her 100 bayandan 38’inin hayatının bir periyodunda eşinin, sevdiğinin şiddetine maruz kaldığını söyledi. OECD üyesi 37 ülke ortasında, bayana şiddet konusunda Türkiye’nin birinci sırada olduğunu anlatan Öztrak, bu tabloya bakıp herkesin düşünmesi gerektiğini söz etti.
– “Bu, milletimize verilmiş açık bir gözdağıdır”
Türkiye’nin, İstanbul Mukavelesi’ni imzalayan birinci ülke olduğunu hatırlatan Öztrak, bu mukavelenin parlamentodan oy birliğiyle geçtiğini aktardı.
Öztrak, “İstanbul, böylesine manalı bir memleketler arası mukavelenin isim babasıdır. Dünya üzerinde, kendi kentinin ismiyle anılan ve birinci imzayı attığı mukaveleden, tek bir imzayla ayrılan öteki bir ülke var mıdır? Bilmiyoruz. Lakin bugünden sonra, bayana şiddet ve aile içi şiddet nedeniyle mağdur olacak, tacize, tecavüze uğrayacak, şiddet nedeniyle ömrünü yitirecek her bayanın, her çocuğun vebalinin, Erdoğan şahsım hükümetinin omuzlarında olduğunu açıkça söz ediyoruz.” diye konuştu.
İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılmaya, toplumun kahir ekseriyetinin karşı olduğunu savunan Öztrak, şu görüşleri paylaştı:
“Bu, milletimize verilmiş açık bir gözdağıdır. Bu, tek bir imzayla, ‘tüm kazanılmış haklarınızı elinizden alırım’ tehdididir. Bu türlü tehdit ve gözdağı verilen bir ülkede, hiç kimsenin ne canı, ne de malı itimat altında değildir. Bu yol bir kere açılırsa, Erdoğan’ın bir öteki Avrupa Kurulu Kontratı olan Avrupa İnsan Hakları Kontratından de tek imzayla çıkması mümkündür. Hatta şahsım hükümeti olarak kendi kendine çıkardığı 9 sayılı kararnameyle yani kendisine vermiş olduğu tek imza yetkisiyle, ülkemizin tapu senedi olan Lozan Antlaşması’ndan, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nden bile ayrılabilir.”
– “Türkiye’nin dört bir yanı kırmızı alarm veriyor”
Kovid-19 salgınında günlük hadise ve vefat sayısının arttığını lisana getiren Öztrak, Türkiye’nin dört bir yanının kırmızı alarm verdiğini kaydetti.
Aşılamada da önemli dertler olduğunu, birinci doz aşısını yaptıranların sayısının günde 8 binli sayılara düştüğünü öne süren Öztrak, toplumsal bağışıklık için en az 55 milyon kişinin aşılanması gerektiğini vurguladı.
Öztrak, çarşamba günü yapılacak AK Parti Kongresi’ne, Türkiye’nin dört bir yanından gelineceğini, kongre salonunda “virüs değiş tokuşunda bulunulacağını” savundu.
Başka taraftan, lokantalar ve restoranların saat 19.00’da kapanmaya devam edeceğini lisana getiren Öztrak, “Böyle bir farklı muamele ne görüldü ne duyuldu. AK Parti Kongresi’nde katılanlara virüs bulaşmıyor fakat lokantada her türlü tedbiri alarak, toplumsal araya uyarak yemek yiyen müşterilere saat 7’den sonra virüs bulaşıyor.” dedi.
Kongrede verilecek en güzel haberin “erken seçim kararı” olduğunu belirten Öztrak, “Artık sizin yapabileceğiniz tek ıslahat budur. Sandığı bir an evvel milletin önüne getirin. Ak koyun, kara koyun kimmiş millet karar versin.” sözünü kullandı.
– “CHP, bayanların ve çocukların yanında olmaya devam edecektir”
CHP Sözcüsü Öztrak, açıklamasının akabinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘ABD Lideri Biden’ın, Putin hakkındaki kelamları kabul edilebilir değildir.’ dedi. Bu açıklamayı nasıl değerlendirirsiniz?” sorusuna Öztrak, şu karşılığı verdi:
“Hayretle karşılıyorum. Evvelki Amerika Birleşik Devletleri Lideri’nin hakaret dolu mektubuna hak ettiği cevabı veremeyen, İdlip’te 34 askerimizin şehit edilmesinin hesabını Kremlin’den soramayan, milletimizi hüzne boğan Erdoğan’ın, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya liderleri ortasındaki diyalog ile ilgili ahkam kesmeye kalkması açıkçası trajiktir, trajikomiktir, abesle iştigaldir. Evvel ABD’nin kendisine ettiği hakaretlere bir cevap versin, Rusya’nın şehit ettiği evlatlarımızın hesabını bir sorsun, milletimizin vicdanını rahatlatsın. Problem iktidarda kalmak değildir, prestijde kalmaktır.”
Bir gazetecinin, “DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, İstanbul Mukavelesi’nin kaldırılmasından evvel Cumhurbaşkanının, Saadet Partili Oğuzhan Asiltürk’ü ziyaretini hatırlatarak, ‘Bu fesih, bir ittifak atılımı, ittifak ortaklarına tatlandırıcı olarak sunuldu.’ dedi. Bunu nasıl değerlendirirsiniz?” sorusunu Öztrak, “Erdoğan, milletin metal yorgunu idaresine notunu verdiğini, vatandaşların sabırsızlıkla beklediği birinci sandıkta da tasdiknamesini vereceğini görüyor. Artık sıkıştı, son deva olarak ‘terk ettim’ dediklerine çiçek atmaya başladı.” diye yanıtladı.
Faik Öztrak, CHP’nin, İstanbul Mukavelesinin feshi nedeniyle Danıştay’a yapacağı müracaatın sorulması üzerine de gerekli hazırlıkların yapıldığını, bununla ilgili süreçlerin en kısa vakitte tamamlanacağını bildirdi.
Öztrak, “Bunu yalnızca bir tüzel çaba olarak görmemek lazım, husus bir insan hakları gayretidir. Bu çerçevede CHP, insan hakları ihlal edilen bayanların ve çocukların en güçlü biçimde yanında olmaya devam edecektir.” tabirini kullandı.
Memurlar
