Boğaziçi Üniversitesine yapılan rektör atamasının akabinde başlayan hareketlerde gözaltına alınanlardan kimilerinin, daha evvel çeşitli terör örgütlerinin hareketlerine katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alındığı, kimileri hakkında mahkemelerce tutuklama kararı verildiği belirlendi.
Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye nazaran, Boğaziçi Üniversitesine Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasını protesto etmek maksadıyla çeşitli vilayetlerde şu ana kadar 192 hareket gerçekleştirildi.
Bu aksiyonlarda bir kısmı yinelenmiş olmak üzere 725 kişi gözaltına alındı.
Gözaltına alınanlardan 179’unun terör kabahatlerinden isimli sicil kaydının olduğu tespit edildi.
Rektör Bulu’nun protesto edilmesiyle başlayan hareketlerin kimilerinde eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş’ın özgür bırakılmasına ait talepler, bazılarında ise LGBTİ talepleri lisana getirildi.
Bu aksiyonlara takviye hedefiyle Yunanistan ve Almanya’da da protestolar düzenlendi.
– Birçok aksiyonda uzunluk gösterip gözaltına alınmışlar
Bir kısmı öğrenci olmayan eylemcilerden T.K’nin, daha evvel terör örgütü MLKP’nin gençlik yapılanması Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonunda (SGDF) faaliyet yürüttüğü ve bu nedenle birden fazla sefer gözaltına alındığı tespit edildi.
Bir diğer aksiyoncu D.B’nin ise SGDF’nin eş lideri olarak faaliyet yürüttüğü anlaşıldı. Terör örgütü MLKP faaliyetleri kapsamında ocak ayında tutuklanan D.B’nin, daha evvel de örgüt faaliyeti kapsamında pek çok sefer gözaltına alındığı belirlendi.
Hareketçi M.Ö’nün, TKP-ML konferans örgütünün gençlik yapılanmasında etkin faaliyet yürüttüğü, Boğaziçi Üniversitesi aksiyonlarından evvel bu örgüt faaliyeti kapsamında birçok kere gözaltına alındığı tespit edildi.
Eylemcilerden 66 yaşındaki S.K’nin, Samsun’da bölücü terör örgütü PKK/KCK’ya yönelik operasyonlarda çeşitli vakitlerde gözaltına alındığı tespit edildi. PKK/KCK’nın yanı sıra sol marjinal yapıların birçok hareketine de katıldığı belirlenen S.K’nin, Boğaziçi Üniversitesi hareketlerinde gözaltına alınanların özgür bırakılması için toplumsal medyada propaganda yaptığı da ortaya çıktı.
– Seyahat’te tutuklanan aksiyoncular de var
Aksiyona katılanlardan 35 yaşındaki C.A’nın, terör örgütü TKP-ML’nin açık alan yapılanmasında misyonlu olduğu belirlendi. Tekraren gözaltına alındığı belirtilen C.A’nın, 2013’te gerçekleştirilen Seyahat aksiyonlarında “terör örgütü propagandası yapmak”, “yaralama”, “silahlı terör örgütüne üye olmak”, “mala ziyan vermek”, “memura vazifesini yaptırmamak” hatalarını işlediği gerekçesiyle tutuklandığı anlaşıldı.
Eylemcilerden 41 yaşındaki Ş.T’nin, terör örgütü MLKP’nin açık alan yapılanması Ezilenlerin Sosyalist Partisinin (ESP) eş genel başkanlığını yaptığı ve daha evvel pek çok aksiyonda gözaltına alındığı belirlendi.
Bayan eylemcilerden 32 yaşındaki P.T’nin, terör örgütü MLKP bünyesinde İstanbul’da sorumlu seviyede faaliyet yürüttüğü anlaşıldı. P.T’nin, 2013’te Seyahat aksiyonları kapsamında, 2018’de ise MLKP aksiyonları kapsamında tutuklandığı belirlendi.
Bir öbür bayan hareketçi 49 yaşındaki S.G’nin, terör örgütü MLKP yanlısı Sosyalist Bayan Meclisleri Kümesi bünyesinde İstanbul’da sorumlu seviyede faaliyet yürüttüğü tespit edildi. S.G’nin de birçok harekette gözaltına alındığı, 2007’de ise tutuklandığı ortaya çıktı.
– “Hapiste olmadığı için günahsız görmek dengeli değil”
Güvenlik kaynakları, terör örgütlerinin “memur”, “gençlik” üzere değişik yapılanmalarının olduğunu belirterek bu yapılanmalardan kimilerinin lojistik, kimilerinin eleman temini, kimilerinin fikri altyapı oluşturma üzere faaliyetler yürüttüğüne dikkati çekti.
Bu yapılanmaların hukuktaki karşılıklarının farklı olduğuna işaret eden güvenlik kaynakları, gözaltına alınıp tutuklanmayanlar için “Madem terör örgütü üyesi niçin mahpusta değil?” yaklaşımının her durum için hakikat olmadığını, mahpusta olmadığı için günahsız görmenin güvenlik yaklaşımı açısından tutarlılık taşımadığını belirtti.
Memurlar
