Konanavirüs tedbirleri kapsamında sokağa çıkma kısıtlaması yılbaşında da devam edecek. Yeni yıla, konutlarında girmeye hazırlanan vatandaşların ise kuruyemişlere olan talebi arttı. Bu süreçte ‘bulaş’ riskine karşı açıkta satılan kuru besinlerle ilgili uzmanlar el hijyeni ve maskeye dikkat edilmesi gerektiğini hatırlattı. Gözle görülmeyen aflatoksin denilen mikrobiyolojik risklere karşı vatandaşları uyaran Sıhhat Bakanlığı Bilim Şurası Üyesi ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sıhhati Anabilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Çalışkan, kuruyemişlerin ‘bulaş’ riski taşıyıp taşımadığı konusunda şunları anlattı:
“Gerek elle temas gerekse öksürme, hapşırma, konuşma sırasında ortaya çıkan damlacıkların açıkta satılan besinlerin üzerine bulaşması kelam konusu olabilir. Bu tip besinlerde havadan bulaşan kimi toz partikülleri kelam konusu olabilir. Bizim ‘aflatoksini’ dediğimiz kurutma süreçleri sırasında uygun nem şartları sağlanmadığında bir toksin ortaya çıkıyor. Bu bilhassa karaciğer kanserine neden olabiliyor. Bu tip aflatoksin içeren besinlerin tüketim ölçüsü arttıkça risk de büyüyor. Bu maddeyi, tüketicinin anlaması biraz daha sıkıntı. Tüketici, bu noktada üretici ile satıcıya güvenmesi gerekiyor. Riski azaltmak ismine tanıdığınız, bildiğiniz, güvendiğiniz yerlerden alışveriş yapmalısınız”.
‘KURU BESİNLERDE KORONAVİRÜS RİSKİ KELAM KONUSU DEĞİL’
Tüketicinin açıkta satılan besinlerden kaçınarak ambalajlı ve son kullanım tarihine bakarak eser tüketmesinin ehemmiyetine değinen Çalışkan, “Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kontrolünde, onaylı ve satış müsaadesi olan besinler rahatlıkla tüketebilir. Açıkta satılan besinlerde el hijyenine dikkat edilmezse, teneffüs hijyenine dikkat edilmezse birtakım bulaşmalar kelam konusu olabilir. Biz ambalajlı eser tüketilmesinin en inançlı yol olduğunu her daim söylüyoruz. Ancak koronanın hayatını sürdürmesi için bir canlıya gereksinimi var. Bu sebeple korona açısından kuru besinlerde rastgele bir risk bulunmadı” diye konuştu.
‘PAKETLİ ESERLERİ TERCİH ETMEK LAZIM’
Sıhhat Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı ise maskenin kıymetine dikkat çekerek, “Virüs şayet kuruyemişlerin üzerine bir biçimde damlacık yoluyla bulaştıysa 2 saat içerisinde siz de onunla temas ederseniz size de bulaşma ihtimal olabilir. Burada çalışanlar da değerli. ‘Hijyenik kurallara ne kadar dikkat ediyorlar, maskelerini eserleri yerleştirirken, toplarken dikkat ediyorlar mı?’ bu konu değerli. Mümkün olduğunca açıkta eser almamak lazım. Kapaklı yahut paketli eserler tercih edilmeli” diye konuştu.
Tertipli kuruyemiş aldığını belirten Vildan Kaçan, salgın nedeniyle kuruyemişleri bir gün beklettikten sonra fırınlayıp tükettiğini tabir etti. Songül Tokoğlu’da vatandaş olarak aldıkları tedbiri anlattı: “Aynı yerden kuruyemiş alıyorum. Salgın nedeniyle besin ve başka alış veriş paketlerini çabucak mutfağa sokmuyorum. Bekletiyorum. Kuruyemişleri de fırınladıktan sonra tüketiyorum”.
Memurlar
