Milliyet’ten Aykut Yılmaz’ın haberine göe: Sıhhat Bakanlığı, Kurban Bayramı öncesi sağlıklı beslenme tavsiyesinde bulundu. Bakanlık, bilhassa kolesterol hastaları ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan bireylerin sakatat tüketiminden kaçınmasını istedi. Ayrıyeten, “Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için; kalp-damar hastalığı, diyabet (şeker hastalığı) ve yüksek tansiyonu olan şahıslar, Kurban Bayramı’nda yağsız yahut az yağlı etleri tercih etmeli, kısıtlı ölçülerde tüketmeli ve çoka kaçmamalıdır” uyarısı yapıldı.
Beslenmeye dikkat!
Sıhhat Bakanlığı Halk Sıhhati Genel Müdürlüğü aracılığıyla Kurban Bayramı’na sayılı günler kala, sağlıklı beslenme tavsiyelerini sıraladı. Genel müdürlüğün internet sitesinde, Kurban Bayramı’nda, tatlı, şeker tüketimine ek olarak kırmızı et tüketiminin ölçüsü ve sıklığının arttığı belirtilerek, bu devirde şişmanlık, yüksek tansiyon, kalp-damar, mide ve diyabet (şeker hastalığı) hastalığı olan bireylerin beslenmelerine dikkat etmeleri konusunda uyardı.
Kurban Bayramı’nda, yiyecek seçimi, porsiyon denetimi ve besin kümelerinin istikrarlı dağılması için alınması gereken tedbirlerin herkes için geçerli olduğunu hatırlatılarak özetle şu tavsiyeler sıralandı:
‘Aşırıya kaçmayın’
Bayram sabahı kurban kesme telaşı olanlar kahvaltı öğününü atlayabilmektedir. Mümkün olduğunca kahvaltı yapılmalı. Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için; kalp-damar hastalığı, diyabet (şeker hastalığı) ve yüksek tansiyonu olan şahıslar, Kurban Bayramı’nda yağsız yahut az yağlı etleri tercih etmeli, kısıtlı ölçülerde tüketmeli ve çoka kaçmamalı.
“Dinlenmiş et tercih edin”
Etler sindirimi güç besinlerdir. Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik, hem pişirmede hem de sindirimde zorluğa yol açar. Bu nedenle bilhassa mide-bağırsak hastalığı olan şahıslar kurban etlerini çabucak tüketmemeli, buzdolabında birkaç gün beklettikten sonra, haşlama yahut ızgarada pişirme sistemiyle pişirerek tüketmeli. Genel olarak sakatat tüketimi de artmaktadır. Fakat bilhassa kolesterol hastaları ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan bireyler sakatat tüketiminden kaçınmalı.
Etlerin pişirilmesinde haşlama ve ızgara üzere metotlar tercih edilmeli, kızartmalardan kaçınılmalı.
‘Sebze ile tüketin’
Çok yüksek ısıda, uzun müddet pişirme ve kızartma formülü çeşitli, “kanserojen maddelerin” oluşumuna neden olabileceği için tercih edilmemeli. Etler iyi kalite proteinin yanı sıra yağ, çeşitli mineraller ve vitaminleri de içermelerine karşın C ve E vitaminini içermezler. Bu nedenle etlerin sebzelerle birlikte pişirilmesi yahut etlerin yanında sebzelerin de tüketilmesi sağlıklı beslenme için gereklidir. Ayrıyeten besin çeşitliliğinin sağlanması açısından sağlıklı bir sistemdir.
‘Kömürleştirmeyin, çiğ de yemeyin’
Etle yapılan yemekler kendi yağı ile pişirilmeli ve ek yağ eklenmemeli. Bilhassa kuyruk yağı yahut tereyağının et yemeklerinde kullanılmasından kaçınılmalı. Etler ızgarada pişirilirken, etle ateş ortasındaki uzaklık eti yakmayacak ve “kömürleşme” sağlamayacak halde ayarlanmalı. Yüksek ateş yüzeydeki proteinleri apansızın katılaştırır ve ısı etin iç kısmına ulaşamaz. Çok yüksek ısı, etin dış yüzeyinin yanmasına ve su kaybının fazla olmasına yol açarak besin öğesi kaybını artırır. Etler katiyen çiğ yahut az pişmiş olarak tüketilmemeli, birtakım zoonoz hastalıkların çiğ yahut az pişmiş etlerin yenmesiyle bulaştığı akıldan çıkarılmamalı. Hayvanların kesilmesi, yüzülmesi, karkasın parçalanması, etin nakli, koruması, pişirilmesi ve tüketime sunulması basamaklarında şahsî hijyen kuralları ihmal edilmemeli.
Memurlar
