Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türk mallarının, tarihi İpek Yolu’nun izinde, demir yolu üzerinde, dünyanın en büyük pazarlarından biri olan Çin’e 13 günde ulaşmasının sevinci ve gururunu yaşadıklarını belirterek, “Bu seferlerimiz artacak ve sistemli olarak sürecek.” tabirlerini kullandı.
Pekcan, İstanbul Çerkezköy’den başladığı seyahatini Çin’in Xian kentinde noktalayan birinci blok ihracat treninin karşılama merasimine görüntü konferans formülüyle katıldı.
Türkiye’den çıkarak Gürcistan ve Azerbaycan’ı geçen, Hazar Denizi’ni aşmak suretiyle Kazakistan’ı kateden ve yaklaşık 8 bin 700 kilometre yol alan ihracat treninin Türkiye’den Uzak Asya’ya demir yolu sevkiyatları açısından hoş bir başlangıcı teşkil ettiğini lisana getiren Pekcan, “Karşılıklı sevkiyatlar ile Avrupa ve Asya ticaretinin zenginleşmesine katkı sağlayacağına inandığımız Orta Koridor’un, demir yolu nakliyatı ile canlandığına daima birlikte şahit oluyoruz. Bu ve bundan sonra devam edecek seferlerimizin ülkemiz ihracatına olduğu kadar Türkiye ve Çin ortasındaki karşılıklı ticarete ve hatta global ticarete katkı sağlayacağını ümit ediyorum.” değerlendirmelerinde bulundu.
Pekcan, son yıllarda global iktisattaki gelişmelerin, güçlü lojistik imkanlara sahip olmanın değerini daha da besbelli bir biçimde açığa çıkarttığını vurgulayarak, salgın nedeniyle kara yolu nakliyeciliğine getirilen kısıtlamaların, salgından görece daha az etkilenen demir yolu nakliyatı bölümünün stratejik ehemmiyetini arttırdığını kaydetti.
Bugün gelişmekte olan ekonomiler olarak öne çıkan Asya ülkelerinin, global ticaretten aldıkları hissesi artırmaya ve global bedel zincirlerinde kıymetli roller üstlenmeye devam ettiğine dikkati çeken Pekcan, Türkiye’nin de üretim ve ihracat altyapısındaki dinamizmin yanı sıra varlıklı beşeri kaynakları, yenilikçiliğe olan yatkınlığı ve sahip olduğu kalite standartları ile global iktisadın değerli ve belirleyici aktörlerinden biri olma özelliğini her geçen gün artırdığını bildirdi.
Pekcan, Asya ve Avrupa ortasında bir köprü olması nedeniyle Türkiye’nin lojistik ve nakliyecilik açısından stratejik ehemmiyetini sürdürdüğünü vurgulayarak, bu çerçevede, Jenerasyon ve Yol Projesi’ni, Türkiye’nin teorik avantaj ve ayrıcalıklarını pratik yarara dönüştürecek en değerli projelerden biri olarak gördüklerini söyledi.
– Bu tarihi seyahat, Türkiye’nin ve ihracatçılarımızın bir başarısı”
Bakanlık olarak bilhassa Çin’e ulaşımda kritik geçiş noktası olan Bakü- Tiflis-Kars demir yolu çizgisi üzerindeki çalışmaları da önemsediklerini ve desteklediklerini anlatan Pekcan, şöyle devam etti:
“Bakü Tiflis Kars demir yolu çizgisinin ve hasebiyle Orta Koridor’un faal kullanımı, ilgili tüm paydaş ülkelerin iş birliğinin artırması ve Hazar geçişlerinin sıkıntısız ve daha sık kullanımı ile muvaffakiyete ulaşabilecektir. İlgili tüm ülkelerin birlikte çalışarak Orta Koridor’u daha çok kullanılır hale getirmesi bölgede sürdürülebilir büyümeye kıymetli katkı sunacaktır. Ayrıyeten ülkemizin kurucu üyelerinden biri olduğu Asya Yatırım ve Altyapı Bankası, Jenerasyon ve Yol Teşebbüsü çerçevesinde stratejik imkanlar sunmaktadır. Bu nedenle Türk firmalarının Asya Yatırım ve Altyapı Bankası finansmanı ile gerçekleştirilecek projelerde faal bir biçimde yer almasını istek ediyoruz.”
Tarihi bir güne, tarihi bir seferin muvaffakiyetle tamamlanmasına şahit olduklarını belirten Pekcan, şunları kaydetti:
“Türk mallarının, tarihi İpek Yolu’nun izinde, demir yolu üzerinde, dünyanın en büyük pazarlarından biri olan Çin’e 13 günde ulaşmasının sevinci ve gururunu yaşıyoruz. Bu seferlerimiz artacak ve tertipli olarak sürecek. Bizler de buna gerekli her türlü katkıyı vereceğiz. Bu tarihi seyahat, Türkiye’nin ve ihracatçılarımızın bir başarısı olarak tarihe geçmiş, ülkemizin ihracat serüveninde kıymetli bir kilometre taşını teşkil etmiştir.”
Pekcan, gelecek periyotta Türkiye-Çin ikili bağlarının sürdürülebilir, istikrarlı ve istikrarlı bir biçimde geliştirilmesine katkı sağlayacak olan trenin bu kıymetli seferinin Türk ihracatçıları ve ülke için iyi uğurlu olmasını diledi.
Memurlar
