Erbaş, “Müslümanları rencide edici karikatürler yayınlayarak, kutsallarımıza hakaret etmek, öfke ve nefreti artırmaya yönelik provokatif bir hareket olmakla birlikte toplumsal barışa vurulan bir darbedir. Hastalıklı bir zihin yapısıyla gösterilen bu saldırgan tavrı şiddetle kınıyor ve lanetliyorum” dedi.
Bir reaksiyon de Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Muhyiddin el-Karadaği’den geldi. Karadaği, Facebook hesabından yaptığı açıklamada, “Tabii ki cehalete cehaletle karşılık vermeyeceğiz. Bu mecmua de onu yönetenler de Peygamberimiz’in tabanına dokunan toza dahi ulaşamayacak” tabirlerini kullandı. Karadaği, şöyle devam etti: “Bizler tüm kutsalların dokunulmaz olduğuna inanıyoruz. Düzgünlük, adalet, özgürlüğün öğreticisi olan Peygamberimiz Hazreti Muhammed’e hakaret edenlerin ahlakı ve erdemi yoktur.”
HATA SAYILSIN
Mısır’daki El-Ezher Üniversitesi, karikatürlerin tekrar yayımlama kararına karşı memleketler arası toplumun ser bir hal alınmasını istedi. Bu bağlamda Mısır Müftülüğü’ne bağlı İslamofobi Müşahede Merkezi Charlie Hebdo’nun kararına karşı Batılı hükümetler ve parlamentolara dini sembollere ve mukaddesatlara karşı hakaretin cürüm sayılması için kanunlar çıkarılması davetinde bulundu.
Fransa’nın başşehri Paris’te bir mizah mecmuasına silahlı bir küme tarafından ateş açıldı. Haftalık yayınlanan karikatür mecmuası ‘Charlie Hebdo’ binasına düzenlenen atakta 12 kişi hayatını kaybetti. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, mizah mecmuasına düzenlenen saldırıyı ‘terör saldırısı’ olarak niteledi ve Fransız meclisini harika toplanmaya çağırdı.
Zalimle çaba hepimizin vazifesi
Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş, Fatih Nurullah takma isimli kelamda pir Eyüp Fatih Şağban’ın (58), bir müridinin 12 yaşındaki kızını istismar ettiği argümanıyla tutuklanması ile ilgili açıklama yaptı. Diyanet’ten yapılan açıklamada ‘Çocuk istismarıyla, temiz yavrularımıza uzanan onur mahrumu, hain ve zalim ellerle gayret etmek hepimizin vazgeçilmez görevidir’ denildi. Açıklamada şu sözler yer aldı: “Allah’ın bizlere en pahalı emaneti olan çocuklarımız, inançlı ve huzurlu bir ortamda büyümeyi, her türlü ihmal ve istismardan korunmayı hak etmektedir. Bu nedenle çocuk istismarıyla, saf yavrularımıza uzanan onur mahrumu, hain ve zalim ellerle uğraş etmek hepimizin vazgeçilmez vazifesidir. İlim ve irfan ile alakası olmadığı halde, kendilerine menfaat devşiren din istismarcılarına karşı da aziz milletimizi bir kez daha uyarıyoruz. Hem dini his ve kıymetlerimizin hem de gözbebeğimiz olan çocuklarımızın istismara karşı korunması için herkesi sorumluluk almaya davet ediyoruz.”
Memurlar