Üç gün sürecek Diyanet İşleri Başkanlığı Merkez Üniteleri İstişare Toplantısı’nın açılış konuşmasını yapan Diyanet İşleri Lideri Erbaş, toplantının yararlı geçmesini ve hayırlara vesile olmasını diledi.
Lider Erbaş, insanlığın yeni bir periyoda geçişe şahitlik ettiğini tabir ederek, “Fiziki dünya ile sanal alemin iç içe geçtiği bir sürecin içerisindeyiz. Her an ve her tabanda yeni gelişmelerin yaşandığı bir dünyada insanlık baş döndürücü bir süratle yeni bir çağa gerçek yol almaya devam ediyor. Yeni fikirlerin, yeni prosedürlerin ve yeni uygulamaların şekillendirdiği, bir bakıma teknolojinin hayata istikamet verdiği yeni bir dünya var önümüzde” diye konuştu.
“Zor vakitleri, stratejik süreçleri yönetmek, yöneticilerin en temel görevlerindendir”
Lider Erbaş, değişen dünya ve kaidelerle ilgili telaşlar, tenkitler ve farklı yaklaşımların olabileceğini belirterek, “Gerçek şu ki, gelecekle ilgili gayeleri olan kurumlar, her şeye karşın varlığını ve aktifliğini devam ettirmek mecburiyetindedir. Hasebiyle yöneticilerimizin yeni kaideleri dikkate alarak teşkilatımızın misyonunu ve vizyonunu, çalışma arkadaşlarına ve taşra teşkilatına benimsetmesine gereksinimimiz vardır. Sıkıntı vakitleri, stratejik süreçleri yönetmek, geleceği etkileyen kararlar almak ve alınan bu kararları icra etmek, yöneticilerin en temel vazifelerindendir. Yöneticilerin, çalışma barışı ve istikrarını sürdürme, davranışlarıyla örnek olma, samimiyet ve özveriyle rehberlik yapma misyonları de bulunmaktadır” tabirlerini kullandı.
“Din istismarına karşı bilinçlendirme çalışmaları yaptık”
Lider Erbaş, yakın periyotta dünyada ve ülkede yaşanan gelişmelerin, Diyanet İşleri Başkanlığı’na hayati ve stratejik misyonlar yüklediğine dikkat çekerek, “FETÖ terör örgütünün ihanet teşebbüsünün akabinde biliyorsunuz büyük bir seferberlikle sahih dini bilgi ve din istismarına karşı bilinçlendirme çalışmaları yaptık, yapmaya devam ediyoruz ve devam edeceğiz. Bu bir seferlik bir şey değil, süreklilik gerektiren bir çalışmadır. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak alanı boş bırakırsak istismara en müsait allan olduğunu herkes biliyor” değerlendirmesinde bulundu.
Covid-19 salgınıyla uğraş noktasında Diyanet İşleri Başkanlığının değerli faaliyetlere imza attığını lisana getiren Lider Erbaş, şöyle konuştu:
“Yaşadığımız salgın sürecinde milletimizi teskin etmek, manevi güç ve moral vermek, önlemlerin uygulanmasını sağlamak, vefa dayanak çalışmalarına katılmak üzere pek çok açıdan, teşkilatımız bu sürecin en etkin kurumlarından oldu. Bu türlü de olması gerekiyor. Diyebilirim ki, sıhhat teşkilatından sonra en fazla bu sürecin içinde yer alan bizim hocalarımız oldu. Bir yandan mescitler ve cuma namazları konusunda olduğu üzere güç kararlar almak durumunda kaldık. Bunun yanında salalar, dualar, Kur’an kurslarımız, yayın araçlarımız, dijital mecralar üzere pek çok araç kullanarak vatandaşlarımıza takviye olduk. Mescitlerimizde cemaatle namaz kılamadık lakin minarelerden aylarca dualarla, salalarla milletimize manevi dayanak olmaya çalıştık. Diyanet İşleri Başkanlığımız, Orta Asya’dan Balkanlara, Avrupa’dan Amerika’ya, Asya’dan Afrika’ya ve Avustralya’ya kadar dünyadaki bütün Müslümanlara hizmet sunan ve Müslümanlar tarafından dikkatle takip edilen bir kurumdur. Bu manada salgın sürecinde de Müslüman ülke ve topluluklarla daima bağlantı halinde olduk. Onların temsilcileriyle sık sık görüşmeler yaptık. Ülkemizin ve Başkanlığımızın birikim, uygulama ve deneyimlerini onlarla paylaştık.”
“Köklü mazisi ve gelecek perspektifi olan kurumların en temel özelliklerinden biri de sağlam bir kurum kültürüne sahip olmalarıdır” diyen Lider Erbaş, “Kurum kültürü, ortak aklı, şuuru ve ideali canlı meblağ ve kolektif muvaffakiyetin en temel ögesidir. Kurum kültürünün yerleşik bir hal almasında kurum içi irtibatın farklı bir pahası vardır. Grup olarak, amaçları sahiplenmek, çalışmayı heyecana dönüştürmek, hizmette verimliliği artırmak üzere konularda kurum içi, ünite içi, daire içi bağlantının değerli bir tesiri olduğu muhakkaktır. Başkanlık hizmetlerinin hedefine uygun olarak daha başarılı olabilmesi için her daim olumlu bir güç oluşturmamız, bu enerjiyi yönlendirmemiz ve bu gücün somut aksiyonlara dönüşmesini sağlamamız kıymetlidir. Dini Mübin-i İslam’a hizmeti gaye edinen Diyanet İşleri Başkanlığımız mensupları için; istişare, diğerkamlık, sadakat, merhamet, zarafet üzere faziletler, en kıymetli vasıflar ve en vazgeçilmez bedellerdir. Münasebetiyle teşkilatımıza bunların dışında ziyan verecek hasletlerin huyların girmesini pürüz olmamız gerekiyor” halinde konuştu.
“Bizlere düşen misyon, Rabbimizin gösterdiği maksada yürümeye devam etmektir”
Lider Erbaş, işlerinin vakitlerinden çok olduğunu belirterek, “Yapmamız gerekenler, yaptıklarımızdan daha kıymetlidir. Zira Allah’ın dinine hizmette ülkü olan, mevcut olanın sürekli daha ilerisindedir. Bizlere düşen misyon ise başardığımız işin rehavetine kapılmaksızın, Rabbimizin gösterdiği gayeye, Peygamberimizin rehberliğinde yürümeye devam etmektir. Münasebetiyle bugüne kadar büyük bir özveriyle, canla-başla çalışmasını takdir ettiğim bu takımın, siz değerli hocalarımızın bundan sonra da tıpkı heyecan ve gayetle hizmetlerini sürdürmesini son derece önemsiyorum” dedi.
Memurlar
