Hukukçular ve akademisyenler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Aksiyon Planı’nın Türkiye’de yeni bir periyodu başlatacağını belirtti.
AA muhabirine açıklama yapan Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem İhtimam, Türkiye’nin daha evvel de insan hakları temelinde birçok değişiklik yaptığını lakin birinci sefer bütün tarafların uzun mühlet üzerinde çalıştığı bir planın ortaya konulduğunu söyledi.
Hareket Planı’ndaki gayelere değinen İtina, tutuklama ve isimli denetim kararlarına ait düzenlemelerle, yargının bağımsızlığına ve yargı süreçlerine yönelik amaçları önemsediğini lisana getirdi.
Dezavantajlı kümelere yönelik birtakım çalışmaların yapılması amacının de kıymetli olduğunun altını çizen İhtimam, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye insan haklarında yeni bir periyoda girdi. Bunların her biri insan haklarını daha da taçlandıracak. Bilhassa de yeni anayasa çalışmaları da bu manada gerçekleşirse Türkiye’nin, 21. yüzyılı ve Cumhuriyet’in 100. yılını taçlandırarak yola devam edeceğini düşünüyorum. Bu iradenin şahsen Cumhurbaşkanımız tarafından ortaya konulmasını da hayati kıymette görüyorum.”
– “Nihai gaye yeni ve sivil anayasa”
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Uşan ise İnsan Hakları Aksiyon Planı’nın hayata geçirilmesiyle önemli kazanımların elde edileceğini vurguladı.
Planın bir kısmının mevzuat düzenlemeleriyle, bir kısmının da uygulamayla hayata geçirileceğini tabir eden Uşan, planın problemlere yönelik tahlil teklifleri sunduğunu söyledi.
Uşan, aksiyon planıyla tabir hürriyetinden çocuklar ve engellilere kadar birçok hususun ortaya konulduğunu tabir etti.
Planının en son emelinin yeni ve sivil anayasa olduğuna işaret eden Uşan, sivil bir anayasanın hayata geçirilmesini değerli gördüğünü söyledi. Uşan, şöyle devam etti:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Adalet Bakanlığının buradaki hareket noktası baştan sona bizim kendi öz değerlerimizle şekillenmiş sivil bir anayasanın hayata geçirilmesi. Biz de bunu destekliyoruz. Esasen İnsan Hakları Aksiyon Planı’nın bir kısım düzenlemeleri Anayasa’daki değişikliği de ilgilendiren hususlar. Münasebetiyle bu süreç içerisinde hem seçim sisteminin yenilenmesi, bunun da daha insan hakları odaklı olarak çözülmesi hem de anayasanın güncellenmesi daha doğrusu sivil bir anayasanın hayata geçmesi aslında bizim de beklentilerimiz içerisinde olan konular.”
– “Yeni bir anayasa, planı taçlandıracaktır”
SETA Hukuk ve İnsan Hakları Yöneticisi Dr. Cem Duran Uzun ise İnsan Hakları Hareket Planı’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklamasının, planın arkasında bütün devlet kurumlarının bulunduğu manasını taşıdığını belirtti.
Hareket planının, insan haklarının korunmasını ve hak ihlallerinin önlenmesini düzenleyen bir evrak olduğuna dikkati çeken Uzun, şunları kaydetti:
“Planda, çabucak hemen bütün hak ve özgürlük kategorilerine ait birtakım somut faaliyetler öngörüldüğünü görüyoruz. Burada yalnızca temenniler, kağıt üzerinde kalacak genel tabirlerle yetinilmemiş birebir vakitte somut birtakım gayeler, emeller ve faaliyetler de öngörülmüş ve buna nazaran hareket edilmiş. İnsan Hakları Aksiyon Planı’nda yer alan haklarla ilgili atılacak bütün adımların tamamlanabilmesi, yarım kalmaması, akamete uğramaması için yeni bir anayasa yapmak gerekiyor. İştirakçi, müzakereye dayalı, uzlaşmaya dayalı bir yeni anayasanın hazırlanması bu İnsan Hakları Aksiyon Planı’nı taçlandıracaktır.”
Memurlar
