Özkan, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Özkan, 28 Şubat ile ilgili olarak, “Bugün maalesef üzerinden 25 yıl geçmiş olmasına karşın acısını yüreğimizde hissediyoruz. Ulusal ve manevi bedellere karşı girişilen bu akının açmış olduğu yaralar hala tazeliğini korumaktadır. Devrin darbeci zihniyetinin lisanına kuşanan medya topyekun savaş manşetleri o periyotta atabilmiştir. Ankara Sincan’da tanklar yürütülmüş, yüzde 22 oy almış Refah Partisi kapatılmıştır. Pervasızca ’28 Şubat bin yıl sürecek’ diyenler milletimizin, halkın üzerinde ruhsal hareket uygulamıştır. Makul siyasi ve dini görüşe sahip kısımlara karşı ayrımcı, dışlayıcı insan hak ve özgürlüklerine ters onlarca insanın hayatını karartan teşebbüslerde bulunulmuştur. Tüm bu yaşananlar milletimizin hayatında kapanması güç yaralar açmıştır. Ülkemizi de 387 milyar dolar direkt yahut dolaylı ziyan meydana getirmiştir” tabirlerini kullandı.
Özkan şöyle konuştu:
2020 ve 2020 yılı Ekim-Kasım-Aralık ayları büyüme sayılarının açıklandığına ait soru üzerine Özkan, “İlk çeyrekte Türkiye yüzde 4.5 oranında büyüdü. İkinci çeyrekte ağır daralma sonucu yüzde 9.9. oranında daralma yaşandı. Üçüncü ve dördüncü çeyrekte aldığımız tedbirler sayesinde 1.8 oranında büyüme ile kapattık. Bu çok kıymetli ve manalı. Bu sayılar Amerika Birleşik Devletleri’nde yüzde 3.5 oranında daralma, yüzde 9.9 oranında İngiltere, İtalya yüzde 8.8, Hollanda en az küçülen ülkelerden olmasına karşın 3.8 küçülürken, Avrupa’daki en büyük daralma yüzde 11 oranıyla İspanya’da gerçekleşmiş. Türkiye olarak Avrupa, gelişmiş ülke ekonomileri çökerken toplumsal ve ekonomik olarak sıhhat açısından teslim olurken, Türkiye’nin hem büyüme sayıları itibariyle hem de vatandaşlarımızın sıhhatini korumak üzere dünyandın neresinde olursa olsun ay yıldızlı pasaportu taşıyan vatandaşımız varsa, oradan ambulans uçaklarla ülkemize vatandaşlarımızı getirerek onların sıhhatini muhafaza başarısı da yalnızca Türkiye’ye nasip olan bir muvaffakiyet örneğidir” formunda konuştu.
Fezleke konusundaki soruya ise Özkan, “Anayasa 83. Unsur bağlamında içtüzük 131. ve 135. hususlarında karşılığını bulan düzenlemelerde, yasama dokunulmazlığı ülkenin birlik, beraberlik, Anayasal nizamına, hukukun üstünlüğüne, bu ülkenin barışına tehdit gayesiyle kullanılmamalıdır. Anayasal hukuk tertibi vatandaşlarımıza ne hak tanıyorsa, milletvekillerine de Anayasa ve iç tüzük kararları, demokrasi çerçevesinde faaliyet, telaffuz ve aksiyon gerçekleştirmeleri açısından özgürlük alanı verir. Bu özgürlük alanı ulusal irademize, egemenlik haklarımıza, hukukun üstünlüğüne, barışımıza tehdit hedefiyle kullanılamaz” cevabını verdi.
Memurlar
