Türkiye’nin tek biyosfer rezerv alanı olan Camili’ye giden yol üzerinde, 368 hektar alana sahip Borçka Karagöl Tabiat Parkı, bozulmamış doğası, yaşlı ormanları, bitki örtüsü, yürüyüş yolları ve kamp alanlarıyla ilgi görüyor.
İlçe merkezine 27 kilometre uzaklıkta yer alan tabiat parkında, 19. yüzyılın başlarında heyelan sonucu Aralık Deresi’nin önünün kapanmasıyla oluşan Karagöl ön plana çıkıyor.
Çevresindeki vadiler ve ormanlarla kaplı eşsiz doğasıyla fotoğraf ve doğa tutkunlarının vazgeçilmezleri arasında yer alan Karagöl, yazın yeşilin, sonbaharda sarı, turuncu ve kırmızının onlarca tonuna bürünen ağaçların göle yansımasıyla ziyaretçilerine kartpostallık görüntüler sunuyor.
Doğası ve sonbahardaki renk cümbüşüyle Türkiye’nin “saklı cennetleri” arasında gösterilen Karagöl, şehrin ve iş hayatından uzaklaşıp doğayla baş başa bir gün geçirmek isteyen doğaseverleri ağırlıyor.
Ankara’dan gelen Özgür Bilgin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karagöl’ün, Artvin’in olmazsa olmazı olduğunu söyledi.
Karagöl’ün güzelliğinin bir başka olduğunu dile getiren Bilgin, “Burası Artvin’in incisidir. Pandemi sürecinde burada nefes alabiliyoruz, bu güzelliğin içerisinde.” ifadesini kullandı.
Bilgin, İstanbul ve Ankara’daki akrabalarıyla sonbaharın güzelliğini görmek için her sene bölgeye geldiklerine işaret ederek, “1000-1500 kilometre yol katediyoruz şu doğal güzelliği görmek için. Ağaçlardaki sonbaharın renk cümbüşünü görmek için geliyoruz. Keşke ekonomik gücümüz olsa da buradan hiç gitmesek. Buranın kıymetini herkesin bilmesi lazım. Buranın havası, suyu, insanları ve bu tabiat başka yerde yok.” diye konuştu.
“Doğası ve havası insana huzur veriyor”
Bursa’dan eşiyle 10 günlük tatil için Artvin’e gelen Ümit Tavşanoğlu ise uzun bir yolculuk yaparak, sadece sonbaharın her tonunu görmek için Karagöl’e geldiklerini ifade etti. Tavşanoğlu, şunları söyledi:
“İlkbahar ve sonbahar mevsimlerinde Karagöl’ü görmeye geliyoruz. Bahar aylarında yeşili, sonbaharda ise renklerin her tonunu görmeye geliyorum. Gerçekten burası adeta yeryüzü cennetini andırıyor. Özellikle sonbaharda bir başka güzel oluyor. Bu güzelliği bir kez daha yaşamak istedik. İyi ki yine gelmişiz. Buranın doğası ve havası insana huzur veriyor.”
Buket Tavşanoğlu da Karagöl’ün Türkiye’nin en güzel yerlerinden biri olduğunu belirterek, “Biz burayı çok seviyoruz. Burası sonbaharda rengarenk oluyor. Bütün renkleri aynı anda görebiliyorsunuz. İnsana huzur veriyor. Bu muhteşem manzarayı herkesin görmesini isterim.” dedi.
“Doğa sanki bir tabloya dönüşüyor”
Doğa fotoğrafçısı Erhan Balta, her yıl Rize’den fotoğraf çekmek için Karagöl’e geldiğini vurgulayarak, “Her deklanşöre bastığımda birbirinden güzel fotoğraf kareleri yakalıyorum. Özellikle sonbaharda harika fotoğraflar çıkıyor. Doğa sanki bir tabloya dönüşüyor.” ifadelerini kullandı.
Gelin adayı Tuğba Erdem de düğün çekimleri için sonbaharı ve Karagöl’ü tercih ettiklerini dile getirerek, “Renklerden dolayı sonbaharın o eşsiz güzelliklerinden dolayı düğün dış mekan fotoğraf çekimlerini burada yaptırıyoruz. Mutluyuz, iyi ki de burasını tercih etmişiz. Çok güzel burası.” diye konuştu.
Memurlar