Aydın’ın merkeze 85 kilometre uzaklıktaki Karacasu ilçesinde yaşayan emekli Eğitim Müfettişi Pedagog Halil İbrahim Kambak, öğrencilerin okuma alışkanlığının kâfi seviyede olmadığını görmesi üzerine büyük bir emek ve maddi kaynak ayırarak Nacıpınar Yaylasına kütüphane kurdu. Özverisi ve fedakarlığı ile takdir toplayan Kambak, halka açık bu özel kütüphaneyi çeşitli kentlerden gönderilen kitaplarla zenginleştirdi.
Gerek öğretmenlik gerek eğitim müfettişi olarak 42 yıl eğitim topluluğuna hizmet eden Halil İbrahim Kambak, öğrencilere ve gençlere bir şeyler kazandırma, topluma yararlı işler yapma çalışmalarının hayatın her devrinde devam edeceğini gösterdi. Asırlık çınar ağaçlarıyla kaplı yaylanın pak havasının sonuna kadar hissedildiği Nacıpınar Yaylasına 120 bin lira üzere bir maddi kaynak harcayarak kütüphane kuran Kambak, kütüphanenin yanı sıra ortak bahçe içerisinde çay ocağı ve pide fırınının da yer aldığını lisana getirdi. İşletmesinden bir kar beklentisi olmadığını söyleyen Kambak, kütüphanenin idaresinin büsbütün kendisinde olacağını, çay ocağı ve pide fırınını ise bu işleri yapabilecek işletmecilere kiralayacağını lisana getirdi.
“Okuyan insan sulanan çiçeğe benzer”
Kısa bir müddet içerisinde klasiklerden yeni çıkanlara, tarihi araştırma kitaplarından roman, hikaye ve şiire kadar bin 500’e yakın kitabın kütüphanede yerini aldığını söz eden Halil İbrahim Kambak, “Okuyan insan sulanan çiçeğe misal. Nasıl ki sulanmayan çiçek solarsa okumayan beyin de o denli solar. Ben eminim ki bir bu kadar daha kitap gelecek. Tahminen 3 bini geçecek. PTT Kargo’da bekleyen kitaplar var. Yakın arkadaşlarımdan gelecek kitaplar var” dedi.
Kambak, “Burayı gençlerimize, çocuklarımıza kitap okuma alışkanlığı kazandırmak, aradıkları kitapları bulabilecekleri bir ortam oluşturmak için açtık. Tüm Karacasuluları ve kitapseverleri bekliyoruz” dedi.
Üniversite öğrencilerinin kitap okumadığını görmesi üzerine bu türlü bir kütüphane kurmaya karar verdiğini söyleyen Kambak, “Bu beni çok üzdü. Ben günde ne kadar yorgun olsam da günde bir saat kesinlikle okurum. Burası satılıktı, düşündüm taşındım, satın aldım. Tahminen Türkiye’de birincidir. Ben burayı kütüphane açmak için yaptım. Burayı ayağa kaldırıp kütüphaneyi açmak için çay ocağını da fırını da tamir etmek zorunda kaldım. Karacasu’daki üniversite öğrencilerinin de olması gereken okuma alışkanlığını kazansın, birbirlerini ikna etsinler, örnek olsunlar, teşvik etsinler bunu istiyorum. Zira buradaki öğrencilerle konuştuğumda okumaya muhtaçlıkları olduğunu gördüm” dedi.
Yayla görünümünde kitap keyfi
Üniversite öğrencilerinin kütüphaneye ilgilerini arttırmak için uğraş sarf edeceğini söz eden Kambak, “Havası Kahvederesi’nden kat kat iyi. Orada günün aşikâr saatinde acayip bir sıcak oluyor, burada o yok. Kahvederesi’nde kahveye ilişkin bir fırın yok lakin burada var. Görünümümüz hoş, her an bu türlü koyu bir gölge var. Burayı kendim çalıştıracak olursam okumaya gelen insanlardan çay parası bile almayacağım. Şayet fırını biri çalıştıracak olursa da ben üniversite öğrencilerinin bu kütüphaneye ilgilerini arttırmak için her türlü çabayı sarf edeceğim” dedi.
Memurlar
