Anayasa Mahkemesi Lideri Zühtü Arslan, Yüksek Mahkemenin, tüm zorluklara karşın demokratik hukuk devletini ve insanın temel haklarını muhafaza vazifesini en iyi halde yerine getirmek için çalışmaya devam ettiğini bildirdi.
Arslan, Anayasa Mahkemesinin kuruluşunun 59’uncu yılı hasebiyle yayımladığı iletisinde, kuruluş yıl dönümlerinde klâsik hale gelen merasim ve aktifliklerin geçen yıl olduğu üzere bu yıl da Kovid-19 salgını nedeniyle ertelendiğini hatırlattı.
Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği ve Anayasa’da tabirini bulan “muasır medeniyet”in siyasi rejim tercihinin anayasal demokrasi olduğuna işaret eden Arslan, Anayasa’nın başlangıç kısmında “hürriyetçi demokrasi” olarak söz edilen anayasal demokrasinin, bir yandan hür seçimler sonucu iş başına gelenlerin yönetme yetkisini kullandığı, başka taraftan da bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin korunması için bu yetkinin sonlandırıldığı bir hukuk sistemini öngördüğünü kaydetti.
Lider Arslan, demokrasinin, temel hak ve özgürlükleri en iyi halde muhafazaya yönelik kural ve kurumların varlığını gerektirdiğini belirtti.
Bilhassa Avrupa’da anayasa mahkemelerinin, iki dünya savaşı ortasında ve sırasında yaşanan sistematik hak ihlallerine reaksiyon olarak kurulduğunu vurgulayan Arslan, varlık nedeni temel hak ve özgürlükleri korumak olan anayasa mahkemelerinin, anayasal demokrasinin vazgeçilmez ögelerinden biri haline geldiğine işaret etti.
Lider Zühtü Arslan, iletisinde şunları kaydetti:
“Dünyada anayasa yargısı alanında misyon yapan en deneyimli mahkemelerden biri olan Türk Anayasa Mahkemesi de Anayasa’nın kendisine verdiği misyon ve yetkiler kapsamında, Anayasa’nın üstünlüğü prensibini hayata geçirmenin, temel hak ve özgürlükleri müdafaanın çabası içindedir. Belirtmek gerekir ki Anayasa Mahkemesi, anayasal hak ve özgürlükleri koruyup geliştirme hedefinin bir gereği olarak hak eksenli yaklaşımını kararlılıkla sürdürmektedir.”
– “Ağır iş yükü…”
Türk Anayasa Mahkemesinin, öbür ülkelerin birebir vazifesi yapan mahkemeleriyle karşılaştırılamayacak derecede ağır iş yüküyle karşı karşıya olduğunu söz eden Arslan, kişisel müracaat istatistiklerini paylaştı.
Arslan, Yüksek Mahkemenin geçen yıl yaklaşık 45 bin başvuruyu sonuçlandırdığını, yapılan müracaatları karşılama oranının da salgın kurallarına karşın yükselmeye devam ederek yüzde 112 düzeyine ulaştığını bildirdi.
Bu yıl içinde de 17 binin üzerinde müracaat yapıldığını, buna bağlı olarak derdest müracaat sayısının 46 bine yaklaştığı bilgisini veren Arslan, şöyle devam etti:
“Bireysel müracaatın hedefi, her bir hak ihlalini gidermek değil, ihlale yol açan nedenlerin ortadan kaldırılmasını sağlamaktır. Bu kapsamda, hukuk sistemimizin başta adil yargılanma hakkı olmak üzere temel hak ve özgürlükleri güçlendirecek ve bunların kullanımını daha teminatlı bir hale getirecek biçimde gözden geçirilmesi zaruridir. Anayasa Mahkemesi, yalnızca ferdi müracaatta değil, norm kontrolünde de benimsediği hak eksenli yaklaşımla, temel hak ve özgürlüklerin korunmasına ve standardının yükseltilmesine kıymetli katkılar sunmaktadır. Hasılı Anayasa Mahkemesi, tüm zorluklara karşın demokratik hukuk devletini ve insanımızın temel haklarını müdafaa misyonunu en iyi halde yerine getirmek için çalışmaya devam etmektedir.”
Yüksek Mahkemenin kuruluşunun 59’uncu yılını tebrik eden Zühtü Arslan, başkanvekillerine, üyelere ve işçiye teşekkür etti.
Anayasa Mahkemesi Lideri Zühtü Arslan, Kovid-19 salgınının başından itibaren sıhhat çalışanlarının özveriyle vazife yaptığını belirterek, tüm sıhhat çalışanlarını kutladı.
Memurlar
