Artan olay sayılarının yüzde 30’unu gençlerin oluşturduğu kentte önlemler üst düzeye çıkarılırken, vatandaşlar alınan tedbirlere uymaları istikametinde sık sık uyarılıyor.
“Gençlerimiz dikkat etmeli”
Tekirdağ Vilayet Sıhhat Müdürü Ali Cengiz Kalkan, kent genelinde olay sayılarının artmasıyla birlikte bilhassa gençlerin çok dikkat etmesi gerektiğini söyledi.
“Hareketli bölgelerimizde doğal olarak artışlar biraz daha kendini göstermekte. Daha kırsal alanlarımızda, insanların bir ortaya fazla gelmedikleri yerlere dayalı olarak daha az olaylara rastlamaktayız. Çabucak çabucak eşit bir formda toplumumuzun bütün kısımlarında bunu görmekteyiz. Lakin gençlerimizde oran biraz daha artmakta. Bu bağlamda şunu söylemek isterim; yaşlılarımız üzerlerine düşeni ziyadesiyle yaptılar, sağ olsunlar var olsunlar. Artık gençlerimizin dikkat gösterme vakti. Zira olayların irdelenmesini yaptığımızda gençlerimizde oran biraz daha yükselmekte. Hastanelere müracaatta da, ağır bakımlara yatışlarda da erişkin yaşlarımızda bir artış görüyoruz. Yaşlılarımız tekrar söylediğim üzere o güç vakitlerde sabrettiler, çaba ettiler ve buna dayalı olarak aşılarımızın da uygulanmaya başlanması sonrasında, artan aşı oranlarımızın izlenmesi sonrasında yaşlılarımızdan hastaneye yatış oranları azaldı. Daha genç ve erişkin nüfusumuzda bunu görüyoruz. Biz şunu söylemek isteriz; sayılarımızın artması bir çıktıdır, bir sonuçtur, bu bizi panikletmemeli. Biz temel olarak girdilerle meşgul olmalıyız. Yani paklık, uzaklık, maske diye daima altını çizdiğimiz bu üçlü bizim kurtuluşumuzu taşıyan konulardır.”
“10 dakikadan fazla muhakkak bir ortaya gelinmemesi lazım”
Gençlere seslenen Kalkan, “Özellikle gençlere seslenmek istiyorum; kafelerde, restoranlarda ve gibisi yerlerde bir ortaya gelişlerde, 10 dakikadan fazla mutlaka bir ortaya gelinmemesi lazım. Bu işin anahtarı burada gizli. Uzun müddet bir ortaya gelişler toplu alanlarda, kapalı yerlerde uzun mühlet bir ortada oturmalar olay sayılarını hızlandırmakta, tırmandırmakta. Bunu azaltırsak, buna paralel olarak göreceğiz ki süratle sayılarımız düşecek. Zira Sıhhat Bakanlığımızın büyük uğraşlarıyla aşılamada tekrar bir ivme yakaladık. Bu ivmemizden beklediğimiz iyileşmeyi, kurallara riayet ederek de tamamladığımız vakit inşallah bu koronayı da daima birlikte yeneceğiz” dedi.
Olay sayılarındaki artışın en büyük tesirinin toplu olarak yerlerde oturulmasından kaynaklandığını söz eden Kalkan, “Bu artışın nedeni hareketin arttırılması, uzun aralıklarla bir ortada toplu yerlerde oturulması, dikkatin gözden kaçırılması, rehavete sürüklenilmesi diye özetleyebilirim. Gerçektende biz toplu bir ortaya gelmelerimizi kesersek, 10 dakikadan fazla mecbur kaldığımız durumlarda, gönül ister ki hiç dışarıya çıkmayalım, kendi denetimimizi kendimiz uygulayalım ve bunu daima birlikte aşalım. Özetlemek gerekirse sahiden de uzun vadeli bir ortaya gelişler, toplu yerleri fazla kullanma bunların başında sayılabilir. Suratı kesersek, hareketi kesersek yani en başından beri söylediğimiz ‘evde kal Türkiye’ sloganını tahminen artık tekrar etmek zorundayız. Çok bariz bir artışı daima birlikte gözlüyoruz. Neden meydana geldiğini görüyoruz. Çok az bir süremiz kaldı, inşallah bunu yeneceğiz. Lakin ‘benim üzerime ne düşüyor’ sorusunu dürüstçe cevaplandırarak, mümkün olabilecek en az hareketle yetinmeliyiz. Hangisinin tesirli olduğundan daha çok tesirli olan şeyi ben söylemek isterim. O da bizim maske, aralık ve hijyen diye özetlediğimiz üçlüye dikkattir. Hangi varyant olursa olsun sonuçta bu virüsle çaba etmekteyiz” sözlerini kullandı.
“420 bin PCR testi yaptık”
Olay sayalarının artmasıyla birlikte grupların alanda ağır çalıştığını belirten Kalkan, “İlimizde 420 bin civarında sayılara ulaştık PCR test sayımız olarak. Müspetlik oranlarımız Türkiye geneli ile paralellik arz etmekte. Ağır bir formda de temaslılar dahil olmak üzere şikayet taşıyan, semptom taşıyan şahısların de hem taşınabilir olarak hem hastanemizde bütün imkanlarımızı seferber ederek testlerini yapmaktayız. Çok süratli test sonuçlandırma müddetleri ile filyasyon takımlarımız canla başla sahadalar. Birinci günlerdeki üzere hiç eksilmeyen, azalmayan bir heyecanla 250 civarında bir filyasyon takımımız alanda dinamik olarak çalışmakta. Araç takviyeleri ve öteki türlü imkanlar ile daima Ankara’mız, Bakanlığımız yanımızda, ardımızda. Hiç soluk almadan çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
“Mesafeyi koruyamıyorlar”
Tekirdağ’da 9 aydır filyasyon grubunda vazifeli tabip Özge Karakoç, pandeminin başından beri işin içinde olduğunu belirterek, “Şuana kadar bir çok süreç değişti, hastaların durumu değişmeye başladı. Birinci vakitlerden beri birebir olan şey hastaların çoklukla bize karşı olan hürmetleri oldu. Birden fazla vakit hiç külfet olmadan adreslerden ayrılıyoruz. Bizim meskenlerine gitmemizden, kapılarına gitmemizden hayli mutlular. O bahiste hiç şikayet almıyoruz. Biz de oraya gittiğimiz vakit ilaçlarını, testlerini yaparak hizmeti ayaklarına götürmüş oluyoruz. Çok memnuniyetleri var. Bizim de git gide yorgunluğumuz artmaya başladı. Maalesef olay sayılarımız da artıyor. İnsanların arayı müdafaasıyla ilgili olarak sanırım biraz problem yaşıyoruz. Konuttaki uzaklıkla ilgili bir şey yapılamaz tahminen lakin insanların çalıştığı yahut bulunduğu yerlerde yahut gittikleri marketteki arayı koruyamamaları şuan bizi büyük bir kasvete sokuyor. Zorlanıyoruz artık” diye konuştu.
Memurlar
