Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Yiğit, cezaevinden Ses ve Manzaralı Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Sanığın avukatı ve ailesi salonda hazır bulundu.
Sanık Yiğit, savunmasında, bu yapıya isteyerek katılmadığını, maddi imkansızlıklar nedeniyle yapının içerisinde yer aldığını öne sürdü.
Pişman olduğunu lisana getiren Yiğit, savunmasına şöyle devam etti:
“Bu yapıya 2008 yılında eğitimim sırasında katıldım. 2009-2012 yıllarındaki üniversite eğitimim sırasında da Elazığ’da yapının içerisindeydim. Mezun olduktan sonra yapı beni iş için Ankara’ya çağırdı. Orada çalışırken Allah isteği için dini sohbetler vermemi istediler. Mahrem yapı içerisinde olduğum doğrudur. Pişmanım, bu yapı bir terör örgütüdür, Fetullah Gülen de terör örgütünün önderidir. Bunu sonradan anladım. Kıbrıs’a da çalışmak için gittim, hakkımda yakalama kararı olduğunu bilmiyordum.”
Cumhuriyet savcısı temele ait mütalaasında, sanığın ByLock kullanıcısı ve örgüt içerisinde Elazığ, Ankara ve Sakarya’da polis memurları ve adaylarından sorumlu olduğunu, kod ismi kullandığı gerekçesiyle üzerine atılı “silahlı terör örgütüne üye olmak” hatasını işlediğini belirterek cezalandırılmasını istedi. Sav makamı ayrıyeten sanık için, örgüt üyelerinin tespitine yönelik örgüt içerisindeki pozisyonuna uygun yararlı bilgiler verdiği gözetilerek faal pişmanlık indiriminin uygulanmasını talep etti.
Mahkeme heyeti de sanığa “silahlı terör örgütüne üye olma” hatasından 10 yıl 15 ay mahpus cezası verdi. Faal pişmanlık kararlarından yararlandırılan sanığın cezası 4 yıl 6 aya indirilerek tutukluluk halinin devamına hükmedildi.
Memurlar