New York Times gazetesi, son vakitlerde terör örgütü YPG/PKK’ın bombalı ataklarına maruz kalan Afrin’i ve kentin Türkiye sonuna yakın bölgelerdeki mülteci kamplarını anlatan geniş bir müşahede yazısı yayımladı.
20 Ocak 2018’te Türk Silahlı Kuvvetlerinin terör örgütü YPG/PKK’yı bölgeden temizlemek için başlattığı Zeytin Kısmı Harekatının dünyada büyük tenkit aldığı hatırlatılan yazıda, “Ancak bugün, onların koruduğu Suriyeliler, tüm zorluklara karşın Türklerin orada olmasından memnunlar” tabirlerine yer verildi.
Gazetenin Türkiye Ofis Şefi, Charlotta Gall imzalı yazıda, “10 yıllık Suriye iç savaşının son bulması konusunda dünyanın başı karışıkken Türkiye, 5 milyon civarında meskenlerinden edilmiş ve sıkıntı durumdaki sivilleri korumak için bölgede bulunan tek milletlerarası güç. Bugün Beşar Esed güçleri ile Rus müttefiklerinin mümkün katliamlarının önünde bir tek Türk askerleri var.” tabirleri dikkati çekti.
Bilhassa de Şam ve Halep’teki hücumlardan kaçarak bölgeye gelen mültecilerin çok büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığını ayrıntılandıran yazıda, Türkiye’nin bölgede güvenliği sağladığına ve mahallî meclisler kurarak bölgeyi yönettiğine işaret edildi.
Müşahede yazısında, “Türkiye kenti kendi elektrik ağlarına bağlayarak yıllardır süren elektriksizliği sonlandırdı, bölgede Türk cep telefonu çizgileri ve Türk parası kullanılıyor ve 500 Suriyeli şirket hudut ticareti için kaydedilmiş durumda.” sözüne yer verildi.
Yazıda görüşlerine yer verilen Hatay Vali Yardımcısı Orhan Aktürk, “Amacımız, onların hayatlarını daha da normalleştirmektir. Beşerler hayata tekrar dönsünler diye okulların ve hastanelerin açık kalmasını sağlıyoruz.” tabirini kullandı.
Kentteki bombalı taarruzlarla ilgili ise Aktürk patlatılan araçların kamyonlarla YPG/PKK işgali altındaki Münbiç ilçesinden getirildiğini tespit ettiklerini belirtti.
Gazeteye konuşan mahallî meclis üyesi Said Süleyman, Türkiye’nin verdiği yardımların ötesinde daha fazla memleketler arası insani yardıma muhtaçlık olduğuna dikkat çekerken, yazıda “Ancak milyonlarcası için imkan sunan tek ülke Türkiye.” sözüne yer verildi.
Bölgedeki öğrencilerin Türkiye’de iş ve eğitim imkanı bulmak için Türkçe öğrendiği kaydedilen yazıda, oradaki insanların savaşın kuralları tıpkı olduğu sürece kendi memleketlerine dönemeyeceğine dikkat çekildi.
Şam’ın güneyinden kaçarak bölgeye gelen mültecilerden Süleyman Carir gazeteye verdiği demeçte, “Türkiye bize muhafaza sağlamadan kendi köylerimize dönemiz mümkün değil. Türkler olmadan biz hayatta kalamayız.” değerlendirmesinde bulundu.
Memurlar
