CHP’den istifa eden Muharrem İnce, Hürriyet müellifi Ertuğrul Özkök’e konuştu. Özkök’ün “Seçim gecesi üç-beş saati yönetemeyen bir siyasetçi bir partiyi 360 gün nasıl yönetecek…” tenkidine cevap veren İnce, şunları söyledi:
Seçim gecesi için bana haksızlık ediliyor. Biz o gece parti idaresi ile anlaştık ve ben sonuçları bir otelde izledim. Tamam İsmail Küçükkaya’ya attığım bildiri yanılgı oldu. Fakat partide seçimi izleyen komiteden bana bilgi gelmedi. Bu ortada beş partili arkadaşımızdan seçimin ikinci çeşide kaldığı açıklaması yapıldı. Biz seçimin ikinci tipe kaldığına inanıyorduk. Seçim sonucunun bu türlü tartışmalı olduğu bir anda ben çıkıp konuşsam bu ülkede iç savaş çıkardı…
Olağan ki husus CHP’ye geldi… Natürel ki ben de “CHP’nin oylarını bölmek ve ‘cumhur ittifakı’na hizmet etmekle eleştirildiğini” söyledim. “Hayır bölmüyorum. Nasıl DÜZGÜN Parti ile birlikte ittifak yapıyorsa, benimle de yapacaklar” dedi ve konuşmamız burada sona erdi.
Fakat tam telefonu kapatırken, gülerek “Bir de şunu söyleyeyim” dedi: “CHP oylarımı bölmezse gelecek seçimde iktidarım…”
“Bunu yazabilir miyim” dedim. “Tabii yazabilirsin” dedi.
“Tabii ki latife üzere bir laf. Gülerek söyledi, lakin bu temayı kullanacağını hissettim.” diye yazan Özkök, şu yorumu yaptı:
Bana pek inandırıcı gelmedi ancak… Siyasetin yolları hayal ve ülkü taşlarıyla örülür. O yol bazen insanı zafere, bazen de hezimete götürür… Herhalde İnce’nin bu kelamı Hürriyet’in 1993’teki ‘Kasıma kadar İsmet abi’ manşeti üzere siyasi tarihimize geçer.
Memurlar
