TBMM Genel Heyeti’nde, AK Parti’nin, bu hafta memleketler arası muahedeler ile komite raporlarının Genel Kurul’da görüşülmesine dair önergesi kabul edildi.
Genel Heyette, siyasi partilerin küme teklifleri ele alındı.
DÜZGÜN Parti Küme Başkanvekili Lütfü Türkkan, partisinin “sürdürülebilir tarım siyasetleri ve genç kuşakların ziraî üretime yönlendirilmesi”ne ait önergesi üzerine kelam alarak, iktidarın ziraî üretimi göz arkası ettiğini öne sürdü. Türkkan, çiftçilerin tarıma inancını kaybettiğini, toprağa küstüğünü öne sürerek, “Taş eksen yetişecek topraklarımız yok olup gidiyor. Türk çiftçisini, tarımını bitiren, toprağına küstüren iktidar partisinin tarım politikalarıdır.” diye konuştu.
Türkiye’nin ayçiçeği ithalatının yüksek olduğunu ve nisan ayından itibaren Türkiye’de yağ kuyruklarına hazır olunması gerektiğini savunan Türkkan, “Paranız olsa bile ithal edemeyeceksiniz. Zira artık tarım eserleri ticaret sorunu olmaktan çıkmış, güvenlik problemi haline gelmiştir. Bunun için önemli tarım siyasetleri geliştirmek lazım. Yoksa aç kalacağız.” değerlendirmesinde bulundu.
HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, AK Parti periyodunda tarım ve çiftçilerin memleketler arası sermayeye peşkeş çekildiğini öne sürdü. İthalat siyasetleriyle çiftçinin açlık ve yokluğa mahkum edildiğini savunan Çepni, tarım yerlerinin 3 milyon hektar azaldığını, daldaki işsizliğin de arttığını kaydetti.
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, AK Parti’ye tekraren ziraî üretime ve üreticiye takviye verilmesini söylediklerini lakin bu telaffuzlarının dinlenilmediğini sav etti. Feryatların duyulmadığını öne süren Barut, AK Parti periyodunda iğneden ipliğe artırım geldiğini, çiftçinin yangınının sönmediğini söyledi.
Çiftçinin tarımdan uzaklaştırıldığını savunan Barut, kuru samanın bile ithal edildiğini, ülke üzere tarım bölümünün de yönetilemediğini ileri sürdü.
AK Parti Adana Milletvekili Tamer Dağlı, Türkiye’nin tarımda net ihracatçı olduğunu vurgulayarak, 2020 yılının birinci 10 ayında salgına karşın 15,1 milyar dolar tarım ve besin eseri ihracatı yapıldığını, 4,5 milyar dolar dış ticaret fazlası sağlandığını söyledi.
Çiftçilere dayanak verilmeye devam edildiğini anlatan Dağlı, 18 yılda ziraî dayanak ölçüsünde 12 katlık artış sağladıklarını kaydetti. Dağlı, 2 yılda dayanakların 22 milyar liraya çıkarıldığını belirterek, üretici dostu siyasetlerle üreticiyi korurken tüketiciyi de kollamayı sürdüreceklerini bildirdi.
Genel Şurada, HDP’nin “vergi oranlarındaki artışlar ve tüketim eserlerine yapılan artırımların toplumsal ve ekonomik hayat üzerindeki etkileri”, CHP’nin “küresel salgında besin güvenliği ziraî üretim sorunları” bahisli küme teklifleri de ele alındı.
CHP, HDP ve DÜZGÜN Parti’nin küme teklifleri kabul edilmedi.
– Genel Kurul’da bu hafta milletlerarası muahedeler ve kurul raporları görüşülecek
AK Parti’nin milletlerarası kontratların bugün ve yarın, perşembe günü ise kurullar ve Kamu Denetçiliği Kurumundan gelen raporların müzakere edilmesine yönelik küme önerisi de Genel Kurul’da görüşüldü.
HDP Küme Başkanvekili Meral Danış Beştaş, 2016’da Cizre’de terör örgütüne yönelik operasyonlar sırasında üç bodrum katında 177 sivilin öldüğünü ve bir katliam gerçekleştirildiğini öne sürdü.
Beştaş, tek bir kişinin dahi tutuklanmadığını söz ederek, MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin sıkıyönetim ilan edilmesini istediğini, fakat darbe planı yapıldığı için bu kelamının iyi ki dilenmediğini söylediğini aktardı.
MHP Küme Başkanvekili Levent Bülbül, Beştaş’ın katliam savının yargı tarafından tespit edilebilecek bir sıkıntı olduğunu tabir ederek, meskun mahal operasyonları sürecinde terör örgütü PKK’nın kentleri cephanelik haline dönüştürüp sivilleri canlı kalkan olarak kullandığını söyledi.
Bülbül, operasyonlar sonucunda kentlerin terörden temizlendiğini ve 900 kadar güvenlik görevlisinin şehit olduğunu vurguladı. Şehitleri ve gazileri şükranla yad ettiğini belirten Bülbül, Beştaş’ın konuşması sırasında Genel Lider Bahçeli’nin 15 Temmuz sonrasındaki yaptığı değerlendirmesini aktardığını, bunun katliam savıyla tıpkı konuşma içinde geçmesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti.
CHP Küme Başkanvekili Engin Altay ise devletin çürüdüğünü öne sürerek, valilerden rektörlere kadar her gün devlet adabına yakışmayan beyanları, tavırları gördüklerini tez etti.
Altay, 2017’de İstanbul Gazi Mahallesi piknik alanında lise mezuniyetlerini kutlamadan dönen gençlerin bulunduğu arabanın, araçta silah bulunduğunun sanılması üzerine polislerce tarandığını, Barış Kerem ve Oğuzhan Erkul’un hayatını kaybettiğini anlattı. Yargılama sonucunda 2 polise 24 bin lira ceza verildiğini, bunun da devletin çürüdüğünün işareti olduğunu savunan Altay, Barış Kerem’in annesinin “24 bin lirayı ben vereyim, çocuğumu bana geri verin.” dediğini söyledi. Altay, bu durumun, bütün siyasi partilerin başını eğip düşünmesi gereken bir hal olduğunu kaydetti.
– Dekanla ilgili idari soruşturma
AK Parti Küme Başkanvekili Bülent Turan, oturumlar sırasında Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cevdet Kılıç’ın twitleri ile ilgili bir gerginlik olduğunu hatırlatarak, memuriyet misyonunda bulunanların çok daha hassas olması gerektiğini, hiçbir yanlışın yanında durmayacaklarını, kim olursa karşısında olacaklarını daha evvel söylediğini aktardı. Turan, “Az evvel öğrendim ki rektör beyefendi dekanla ilgili soruşturma başlatmıştır.” dedi.
Altay ve Beştaş, hassasiyetlerinden dolayı Turan’a teşekkür ederek, Cumhuriyet savcılarının da birebir hassaslık içinde olmasını umduklarını bildirdi.
AK Parti’nin küme önerisi kabul edildi.
HDP Antalya Milletvekili Süleyman Bülbül’ün, milletvekili danışmanlarının çalışmalarıyla ilgili verdiği önerge de kabul edilmedi.
Küme tekliflerinin akabinde ihtisas komitelerinde boş bulunan ve CHP’ye düşen üyelikler için seçim yapıldı. TBMM Ulusal Savunma Kuruluna Kayseri Milletvekili Çetin Arık, TBMM Ulusal Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komitesine Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, TBMM Dilekçe Kuruluna Şanlıurfa Milletvekili Aziz Aydınlık seçildi.
Memurlar
