Eğitim İş Sendikası’nın yönetmeliğe açtığı davaya dair açıklaması şu haldedir:
Danıştay nezdindeki davada husus edilen başlıklar:
Yönetmelik yönetici görevlendirme yönetmeliği olduğu halde istisnai durumlar için düzenlendiği halde bugün gelinen noktada hiçbir proje uygulamadığı halde yalnızca imtihanla öğrenci aldığı için proje okulu yapılan, sayıları ve keyfi atamaların her geçen gün arttığı proje okullarının yönetmelik kapsamı dışında tutularak keyfiyete devam edilmesi,
Keyfi uygulamaların ve yazılı imtihanda başarılı olan adayların elenmesi aracı olarak kullanılan kelamlı imtihan uygulaması,
Kaldı ki kelamlı imtihana alınacak adayların yazılı imtihanda başarılı olmuş en az lisans mezunu, pedagojik formasyona sahip ve öğretmenlik mesleğini icra eden bir öğretmenin kelamlı imtihana ait mevzulardan kelamlı imtihana tabi tutulması yanlışsız olmayacağı üzere imtihanı kazanmaya yönelik bir puan baremi konulması yani en az 60 puan alanların başarılı sayılmasının gerçek olmayacağı,
Kelamlı imtihanda 60 barajı konularak yazılı imtihanda başarılı olan adaylara kelamlı imtihanda 58 üzere puanlar verilerek elenmeye çalışıldığı vurgusuyla düzeltilmesi,
60 puan uygulamasına nazaran yazılı imtihandan tam puan (100) alan bir adayın 58-59 puan ile elendiği uygulamada görülmüştür. 60 puan kriteri olmaması halinde 58-59 puanlı adayın yazılı imtihan puanı ve Ek-1 kıymetlendirme puanı birlikte değerlendirildiğinde bir çok adayı geride bırakarak yönetici olabileceği açık iken keyfiyete uygun düzenleme yapılması dava bahisleri ortasında,
Eğitim, öğretim ve bilim hizmetleri kolunda faaliyet gösteren bir sendika olarak; yöneticilerin eğitim almalarına karşı olmadığımız hatta liyakatin yok sayıldığı son devir yönetici görevlendirmelerine yönelik mecburî bir durum olduğu ancak düzenleme mevcut yöneticilere yönelik süratli bir sürece hizmet etmeyeceği üzere içerik, program müddeti, programda vazife alacak, ders verecek bireylerin niteliği üzere durumlar ile kimlerin programa alınacaklarının meçhullüğü nedeniyle,
Ayrıyeten sendikamızla da paylaşılan yönetmeliğin taslak halinde yüksek lisans ve doktora eğitimi almış yönetici adayları sertifika muafiyetine tabi iken yayımlanan yönetmelikte bu durumun kaldırılmış olmasının izaha muhtaç olduğu,
Daha evvel yöneticilik yapıp her hangi bir nedenle misyonuna son verilen ya da vazifeden ayrılanların yine görevlendirme kapsamına alınmayarak bilhassa 2014 yılında yönetim tarafından keyfi olarak vazifeden alınan yöneticilerin yine yönetici olmalarına engelleyen kararın iptali,
Yazılı imtihana nazaran atanmayan bakanlıkça 2020 yılında yapılan düzenlemeye nazaran İlçe Ulusal Eğitim Müdürü olma hakkı dahi olmayan okul müdürlerinin tekrar görevlendirme kapsamında yapılacak görevlendirmelerinde imtihana tabi tutulmaları gerektiği,
Kurucu müdürlük için duyuru, müracaat ve istekliler ortasından puan üstünlüğüne nazaran görevlendirme yapılması gerekirken hiçbir kıstasın bulunmaması,
Müdür yetkili öğretmenlik görevlendirmelerin isteğe bağlı olması, birebir okulda istekli bulunmaması halinde öbür kurumdan görevlendirme yapılabilmesi gerektiği,
Yöneticilik vazifesinden ayrılmak isteyenlerin müracaatlarının belirli bir müddette sonuçlandırılmasına yönelik bir düzenleme bulunmamasından kaynaklı mağduriyetler oluştuğundan eksik düzenlemenin düzeltilmesi,
Yönetmelik ekinde yer alan Ek-1 ve Ek-2 Kıymetlendirme Formlarındaki bilhassa ;
D.AKADEMİK VE MESLEKSEL TECRÜBE, E.KURUM GELİŞTİRME TECRÜBESİ, F.OKUL GELİŞTİRME TECRÜBESİ Kısımlarının;
lke genelinde okulların pozisyon, gelişmişlik, işçi sayısı, lokal imkanlar. göz önüne alındığında eşit koşulların olmadığı açıktır. Bu durumda dezavantajlı bölgelerde vazife yapan(büyükşehir/il/ilçe/köy/mezra) öğretmenlerin imkan ve fırsat eşitsizliği nedeniyle gerçekleştirmeleri mümkün olmayan çalışmaların yöneticilikte puan olarak kıymetlendirilmesi eşitlik prensibine de karşıtlık teşkil edeceği,
G.ÖDÜLLER ve öbür kriterlerde son 4 yılın temel alınmasının eşitliğe muhalif olacağı, geçmiş vazife ve muvaffakiyetleri göz arkası eder nitelikte olacağı, 2011 yılı öncesi verilen Teşekkür, Takdir ve Aylıkla mükafatların hiç değerlendirilmemiş olmasının yanlışsız olmayacağı,
H.CEZALAR Kısmında bütünüyle yönetime verilmiş keyfi bir takdir yetkisi çerçevesinde düzenlenebilecek ödül ve cezaların bu görevlendirmelerde olumsuz puan olarak yansımasının yanlış ve hukuka alışılmamış olacağı, mağduriyetler yaratacağı,
Münasebetleriyle ilgili hususların öncelikle yürütmesinin durdurulmasını akabinde ise iptalini talep ettik.
Memurlar
