İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı toplumsal medyada sirkülasyona sokulan tezlerin gerçeği yansıtmadığını ve kamuoyunun yanlış bilgilenmesini önlemek maksadıyla açıklama yapıldığını belirterek kamuoyunu bilgilendirdi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, “Bazı toplumsal medya paylaşımlarında Cumhurbaşkanına hakaret hareketlerinde metot ve yasaya muhalif olarak beraat kararlarının verildiği, yargı makamlarının bu hususta hukukun gereğini yapmadığı” tarafındaki tezler nedeniyle yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “Bazı toplumsal medya paylaşımlarında Sayın Cumhurbaşkanımıza hakaret aksiyonlarında adap ve yasaya karşıt olarak beraat kararlarının verildiği, yargı makamlarının bu mevzuda hukukun gereğini yapmadığı istikametindeki savlar nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığımızca basın açıklaması yapılmasına muhtaçlık duyulmuştur. Kelam konusu paylaşımlarda öne sürülen olayda, suça sürüklenen çocuk D.K. tarafından yapılan 2 Haziran 2013 ve 16 Haziran 2013 tarihli paylaşımlara bahis olayla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan vekili tarafından 26 Mayıs 2020 tarihli dilekçe ile ‘Kamu Görevlisine Vazifesinden Ötürü Hakaret’ kabahatinden şikayetçi olunmuştur. Kelam konusu paylaşımların vuku bulduğu tarihte Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakan olması nedeniyle soruşturma genel kararlara nazaran başlatılmıştır. İlgili, 2014 yılında 18 yaşını doldurmuştur. Cumhuriyet Başsavcılığımızın 2020/49799 soruşturma sayılı evrakı üzerinden yürütülen soruşturma sonunda, paylaşımların yapıldığı tarihte failin 18 yaşından küçük olması, bu nedenle TCK 66/2. fıkrası uyarınca fiilin 5 yıl 4 aylık zamanaşımı müddetine tabi olması ve bu mühletin de şikayet tarihi prestijiyle dolmuş olması sebebiyle 8 Haziran 2020 tarihinde ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Bu karar, Sayın Cumhurbaşkanımızın vekiline 13 Haziran 2020 tarihinde elektronik tebligat yoluyla yöntemine uygun formda bildirim edilmiş, karara yönelik rastgele bir itirazda bulunulmamıştır. Zamanaşımının dolmasına temel kabul edilen İzmir Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü raporuna nazaran, 2013 yılında atılmış kelam konusu twitlere rastlanmadığı, paylaşımların 2019’dan evvel belirlenemeyen bir tarihte kaldırılmış olduğu belirtilmiştir. Öte yandan, şikayet dilekçesinde yer almayan lakin soruşturma sırasında Cumhuriyet Başsavcılığımızca re’sen tespit edilen 17 Temmuz 2016 tarihli paylaşımdaki ‘Dün Konak Meydanı’na inip de direnme ayağına hırsızlık yapan onursuzlar Saat Kulesi’nin saatine musluk başlıklarına kadar çaldılar. Kanınızda var.’ biçimindeki sözler ile ilgili olarak TCK’nın 216/2. hususu kapsamında soruşturmaya devam edilmiştir. ‘Halkın bir bölümünü alenen aşağılamak’ hatasından yürütülen soruşturmada, ‘konutu terk etmemek’ halindeki isimli denetim talebinde bulunulmuş, İzmir 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 2020/303 D.iş sayılı kararıyla kuşkulu hakkında 27 Mayıs 2020 tarihinde ‘elektronik kelepçe takılarak konutu terk etmemek’ isimli denetim önlemi kararı verilmiştir. Bu karar 5 Haziran 2020 tarihinde yurt dışına çıkış yasağı formundaki isimli denetime çevrilmiştir. Soruşturma sonunda 8 Haziran 2020 tarihli iddianame ile İzmir 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/443 temeline kayden dava açılmış ise de 21 Ocak 2021 tarihli birinci duruşmada 2 hatanın ögelerinin oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmiştir. Bu karara karşı Başsavcılığımız tarafından istinaf yoluna başvurmak üzere 22 Ocak 2021 tarihinde müddet tavır dilekçesi verilmiş olup gerekçeli kararın yazılmasına müteakiben istinaf yoluna başvurulacaktır. Görüldüğü üzere, toplumsal medyada sirkülasyona sokulan savlar gerçeği yansıtmadığından kamuoyunun yanlış bilgilenmesini önlemek hedefiyle bu açıklamayı yapmak gereği hasıl olmuştur. Cumhuriyet Başsavcılığımız, hukukun üstünlüğü unsurunun rehberliğinde, kanunların çizdiği çerçeve içerisindeki misyon, yetki ve sorumluluklarını yerine getirerek soruşturmalarına devam edecektir. Kamuoyuna hürmetle duyurulur” denildi.
Memurlar
