Ünlü bir mağazadan 9 bin liraya yakut ve pırlantadan oluşan takı seti alan avukat Senay Önal’ın setindeki pahalı taşların sentetik olduğu ortaya çıktı. Takı setini inceleyen Türkiye Gemoloji Laboratuvarı yöneticisi gemolog Emre Günay, “Vatandaşlar tarafından anlaşılmasının hiçbir yolu yok. Üzerinde taş olan rastgele bir eseri aldıklarında sertifikalı almalarını tavsiye ediyoruz” dedi.
İstanbul Barosu’na üye avukat Senay Önal, ünlü bir mağazadan düğünü için kolye, küpe ve yüzükten oluşan bir takı seti aldı. Pırlanta ve bedelli taş pozisyonundaki yakut kullanılarak imal edilen takı setini 9 bin liraya alan Önal, arkadaşı tarafından uyarılması üzerine takı setinin incelenmesi için Türkiye Gemoloji Laboratuvarı’na (GLT) yolunu tuttu.
İstanbul Kuyumcular Odası bünyesinde faaliyet yürüten laboratuvarın yöneticisi gemolog Emre Günay takı setini incelediğinde taşların yakut değil, sentetik taşlar olduğunu tespit etti. Doğal taş ve sentetiğin çıplak gözle ayırt edilmesinin neredeyse imkansız olduğunu tabir eden Günay, vatandaşları milletlerarası laboratuvar sertifikalı eserleri tercih etmeleri konusunda uyardı.
“Üzerindeki taşın doğal olmadığını tespit ettik”
Bahisle ilgili bilgi veren Gemolog Emre Günay, “Biz sonucu verdikten sonra bu türlü bir olay gerçekleşti. Bize teslim edilen rastgele bir eserdi. Baktığımızda üzerindeki taşın doğal olmadığını, beşerler tarafından üretilen sentetik bir taş olduğunu tespit ettik. Daha sonrasında hanımefendi aldığı firmayla bununla ilgili görüşmelere devam etti” dedi.
“Sahte ya da sentetik olduğuna bazen rastlıyoruz”
Getirilen eserlerde sentetik taşlara rastladıklarını tabir eden Günay, “Biz onlarca firmayla ya da halktan onlarca kişinin eserleriyle ilgileniyoruz. Ortada oluyor. Birden fazla vakit insanların bunu bilmemesinden kaynaklanıyor. Doğal ile sentetik ortasındaki farkı gözle anlamak imkansıza yakın. Bunun içim kuyumcular ya da halk laboratuvara gönderiyor. Üzerindekilerin geçersiz ya da sentetik olduğuna bazen rastlıyoruz” diye konuştu.
“Sertifika sunuluyorsa telaş etmelerine gerek yok”
Sertifikalı olmasının ehemmiyetine vurgu yapan Günay, “Tarafsız kurumlarca verilmiş olan milletlerarası geçerlilikteki sertifikaların talep ederlerse bu sorun otomatik olarak ortadan kalkmış oluyor. Kimi firmalar bütün eserlerine bu usul sertifikalar çıkarıyor. Birtakım firmalar talep üzerine çıkarıyor. Alacakları yere milletlerarası sertifikası var mı diye sorduklarında sertifika sunuluyorsa kaygı etmelerine gerek yok” biçiminde konuştu.
“Görsel olarak nitekim çok benziyorlar”
Vatandaş tarafından doğal ve sentetik ortasındaki farkın anlaşılmasının hiçbir yolu olmadığını kaydeden Günay, “Görsel olarak nitekim çok benziyorlar. Çok benzemesi için üretiliyorlar. Elmas da dahil safir, zümrüt, yakut, inci ya da yarı kıymetli taşların bir birçoklarının taklidi ya da sentetiği yapılıyor. 100’ün üstünde pahalı taş var. Bize gelen eserler de çok çeşitli. Her bir çeşidinden sentetiğe rastladığımız oldu. Kuyumcunun bile anlaması güç olduğu bir yerde halkın anlaması çok çok zor” sözlerini kullandı.
“Sentetik ile doğal ortasında onlarca fiyat farkı olacaktır”
Bedel noktasında önemli fiyat farkı olduğunu söz eden Günay, “Tam olarak fiyat söylem edemeyiz. Büyüklüğüne ve kalitesine nazaran değişecektir. Birebir uzunluklarda birbirlerine yakın yüklerde iki taşı karşılaştırırsak sentetik ile doğal ortasında onlarca fiyat farkı olacaktır. Hem altınlı eser olsun ya da pırlantalı, yakutlu, üzerinde taş olan rastgele bir eseri aldıklarında sertifikalı almalarını tavsiye ediyoruz. Bu verdikleri paraya değecektir” dedi.
Memurlar
