Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca Kobani olaylarına ait hazırlanan iddianamede sözüne yer verilen saklı şahit Yetenekli, “KCK Türkiye sözcüleri, Selahattin Demirtaş’tan, Kobani’nin savunulması, sahiplenilmesi ve takviye verilmesi ismine sokaklara, alanlara çıkmasını, Kobani’ye dayanak vermesini, bunun için topyekun direnişe geçmeleri tarafında davet yapması gerektiğini belirterek bu istikamette talimat verdiler” dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 6-8 Ekim 2014’te gerçekleştirilen ve Kobani olayları olarak bilinen aksiyonlarla ilgili yürüttüğü soruşturma kapsamında ortalarında eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş’ın da bulunduğu 108 sanık hakkında 29 farklı hatadan dava açtı. Başsavcılık tarafından hazırlanan iddianamede sözüne yer verilen saklı şahit Uzman, PKK’nın 1990’lı yılların başından bugüne kadar kendisini örgütlediği, harekete ve harekete geçirdiği en geniş halk bölümü siyasi parti içerisinde yer alan tabanı olduğunu söyledi. Becerikli, “Bu kapsamda Halkın Emek Partisi’nin kuruluşundan günümüze kadar farklı isimler ile siyasi parti faaliyetlerini sürdüren ve günümüzde bu faaliyetlerini meşru alanda HDP ve DBP ismi ile devam ettiren siyasi oluşumların tamamı aslında PKK’nın belirtmiş olduğum temel halk tabanını oluşturmaktadır” tabirlerini kullandı.
KCK’dan Demirtaş’a “sokaklara çıkma” talimatı
Türkiye’de PKK/KCK ismine gerçekleştirilen yasal, yasa dışı, korsan şov ve aksiyonların hiçbirinin rastgele, denetimsiz, plansız yahut talimatsız yapılmadığını belirten Yetenekli, bütün hareketlerin Kandil tarafından örgütün ideolojik çizgisi ve dönemsel siyasetleri doğrultusunda kısa, orta ve uzun vadeli olarak planlandığını söyledi. 2014 Ekim ayı öncesinde Kobani’de DEAŞ ve YPG ortasındaki çalışmaların şiddetlendiğini anlatan Uzman, “Eylül 2014 sonlarına yanlışsız örgütün talimatları doğrultusunda KCK Türkiye sözcülüğü HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş ile görüşerek, halkın Kobani’ye güçlü biçimde sahip çıkması istikametinde davet yapmasını istedi. Periyodun HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş ve beraberindeki heyet Kobani’yi ziyaret etti. Ziyaret dönüşünde sona yakın bölgede KCK Türkiye sözcülüğünde bulunan Mazhar Öztürk, Cihan Ekin ve Ferhat Aksu ile görüşmeler gerçekleştirdi. Bu görüşmelerde, ismi geçen KCK Türkiye sözcüleri, Selahattin Demirtaş’tan, Kobani’nin savunulması, sahiplenilmesi ve dayanak verilmesi ismine başta Kürt ve tüm Türkiye halklarının seferberlik ruhuyla sokaklara, alanlara çıkmasını, Kobani’ye takviye vermesini, bunun için topyekun direnişe geçmeleri tarafında davet yapması gerektiğini belirterek bu tarafta talimat verdiler” diye konuştu.
“HDP MYK’ya karar aldırıldı”
Demirtaş’ın bu türlü bir açıklama yapması durumunda tüzel manada sorumlu olacağını bildiği için birinci etapta bu açıklamayı yaparak sorumluluğu tek başına almak istemediğini tabir eden Becerikli, fakat Demirtaş’ın siyasi mesleğindeki geleceğini ve Kandil tarafından üzerinde oluşturulacak baskıyı göze alamadığından KCK Türkiye sözcülüğünün yapmasını istediği açıklamayı yaptığını söyledi. Becerikli, 30 Eylül 2014’de Demirtaş’ın bir basın açıklaması yaptığını belirterek şunları kaydetti:
“Bu açıklamadan yaklaşık bir hafta sonra KCK Türkiye örgütü sokak hareketlerini zayıf ve yetersiz gördüğünden daha büyük çıkış-hamle yapma gereksinimi duyuyordu. Mevcut sokak hareketlerini bir üst düzeye taşımak emeliyle KCK Türkiye sözcülüğü o periyot yapılan HDP MYK toplantısına katıldı. Bu toplantıda, MYK’ya karar aldırıldı. 6 Ekim 2014’de daha MYK toplantısı devam ederken acil yazılı bir davette bulundu. Bu davet ‘haklarımızı sokağa çıkmaya ve çıkmış olanlara dayanak vermeye çağırıyoruz’ biçimindeydi. Bu davetlerin ardından HDP, DBP, HDK, DTK, BAYAN, GENÇLİK, SERHİLDAN KOMİTESİ üzere yapılanmalar tarafından da başkaldırı davetleri yapıldı. Bu takımlar ayrıyeten bir talimata gerek duymaksızın kitlesel aksiyona molotoflu, taşlı, havai fişekli ve el üretimi patlayıcılı katılır, etkin olarak yer alır. Bu davetler sonucunda kimse olağan bir basın açıklaması, yürüyüş, miting üzere harekette bulunulmayacağını bilir.”
“Şiddete yönelmesine öncülük eden temel güç gençlik yapılanmasıdır”
KCK Türkiye sözcülüğünün Kobani olayları periyodundaki tüm faaliyetlerini Diyarbakır ve Şanlıurfa’dan yürüttüğünü anlatan Yetenekli, “Yukarıdaki beyanımda belirtmiş olduğum Selahattin Demirtaş’ın açıklaması aslında KCK’nin ‘seferberlik ruhuyla süresiz, kesintisiz, topyekun Kobani direnişine katılalım’ davetinin HDP, DTK, DBP, HDK’ye uyarlanmış halidir. Kobani olaylarında son derece tahrik edilmiş öfkeli kalabalıkların şiddete yönelmesine öncülük eden temel güç gençlik yapılanmasıdır. Bu gençlik yapılanmasını 2014’te ilan edilmesi planlanan öz yönetim-özerklik atılımı kapsamında hazırlayan eğiten PKK-YK üyesi Abbas kod isimli Duran Kalkan’dır. 2014 özerklik atağı ertelenince burada hazırlanan gençlik takımlarının hareket potansiyeli Kobani olaylarına aktarılmış oldu” dedi.
Memurlar
