Hürriyet’ten Toygun Atilla’nın haberine nazaran: Kelepçe fotoğrafını görünce Seyahat Parkı’nda çevrecilerin çadırlarının yakılmasını hatırladım. İstanbul Emniyeti’nden görüştüğüm üst seviye polis şefleri de Boğaziçi Üniversitesi’nin kapısına vurulan kelepçeyi “kabul edilemez” olarak kıymetlendirdi. Anlatımlarına nazaran, göstericilerin kapıya yüklenmesi ile kırılan kapıyı birleştirmek isteyen iki polis memuru yanlarındaki kelepçeyle bunu gerçekleştirmişti. Durumu gören bir emniyet amiri ise kelepçeleri çabucak kapıdan çıkarttırmıştı. Hatta o polisleri, “Lazım olunca kelepçe bulamazsınız, artık çabucak kelepçe bulup kapıyı kitlemişsiniz” diye azarlamıştı.
FETÖ İHTİMALİ
Görüştüğüm polis şefleri Boğaziçi Üniversitesi kapısına vurulan kelepçe olayının şimdilik “işgüzar” iki polis memurunun davranışı üzere durduğunu söyleseler de olayın arkasında FETÖ gibisi bir provokasyon olduğu konusunda da şerhlerini koymadan edemiyorlar. Buradan da polisin kendi içinde “kelepçe” olayının arkasını incelediğini söylememiz mümkün.
22 GÖZALTIDAN 2’Sİ BOĞAZİÇİLİ
Boğaziçi Üniversitesi’nde evvelki gün yaşanan protestolar sırasında, ‘2911 sayılı toplantı ve şov yürüyüşleri kanununa muhalefet’ ve ‘görevli memura mukavemet’ gerekçesiyle 29 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. 13 ilçede, 24 adrese operasyonlarda 22 kişi gözaltına alındı. İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, gözaltına alınan 22 şahıstan 20’sinin Boğaziçi öğrencisi olmadığını, kimilerinin MLKP ile irtibatının tespit edildiğini söyledi. Çataklı “Protesto gösterisi sırasında Türk polisine yönelik atılan hadsiz slogan, bizleri son derece üzdü” dedi.
Memurlar
