Anayasa Duruşması, sendika üyesi müracaatçıların kimi hareketlerinin terör örgütü üyeliği cürmünden mahkumiyetlerinde delil olarak kullanılmasının “toplantı ve şov yürüyüşü düzenleme hakkını ihlal ettiği” sonucuna vardı.
Anayasa Duruşmasının Resmi Gazete’de yayımlanan kararına nazaran, Devrimci Emekçi Sendikaları Konfederasyonu ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonuna bağlı kimi sendikalarda üye ya da başkan konumunda bulunan bireyler hakkında, İzmir’de yaptıkları bir içtima sonrasında “PKK terör örgütüne üye olma” hatasından soruşturma başlatıldı.
İzmir Ağır Ceza Duruşmasında yargılanan sendikacılar, “PKK terör örgütüne üye olma suçu”ndan mahkum oldu.
Suçlamayı kabul etmeyen 19 sendikacı, Anayasa Duruşmasına kişisel müracaatta bulunarak, “olayların meydana geldiği tarihlerde kanunlara muhalif faaliyet gösterdiği sav edilmeyen bir sendikanın gerçekleştirdiği içtimaya katılmış olmalarının terör örgütü üyeliği hatasından mahkumiyetlerinde delil olarak kullanılması nedeniyle içtima ve şov yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğini” öne sürdü.
– Oy birliğiyle ihlal
Ferdî müracaatları birleştirerek karara bağlayan Anayasa Duruşması, oy birliğiyle müracaatçıların içtima ve şov yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğine karar verdi. İhlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için kararın bir örneğinin yine yargılama yapılmak üzere İzmir 12. Ağır Ceza Duruşmasına gönderilmesine de hükmedildi.
Yüksek Duruşmanın münasebetinde, içtima ve şov yürüyüşü düzenleme hakkının, demokratik topluluğun en temel bedelleri arasında konum aldığı, bireylerin ortak fikirlerini birlikte savunmak ve diğerlerine duyurmak için bir araya gelebilme imkanını muhafazayı amaçladığı vurgulandı.
Münasebette, kolektif bir halde kullanılan ve mülahazalarını tabir etmek isteyen kimselere şiddeti dışlayan metotlarla niyetlerini açıklama imkanı veren bu hakkın, çoğulcu demokrasilerin gelişmesinde mecburî olan farklı mütalaaların ortaya çıkması, korunması ve yayılmasını teminat altına aldığı tabir edildi.
Duruşmaların gerekçeli kararlarının, kurulan kararın dayanaklarının tatminkar bir formda açıklanmasını amaçladığına işaret edilen münasebette, somut vukuatta birinci aşama duruşmasının, “Diyarbakır’da yapılan bir konferansın terör örgütünün merkezi konferansı olduğu konusunda, ilgili ve ehliyetli bir münasebete bölge vermediği” belirtildi.
Anayasa Duruşmasının münasebetinde şunlar kaydedildi:
“İlk kademe duruşması, terör örgütüne üye olma kabahatine temel delil olarak kabul ettiği konferanstaki faaliyetlerin müracaatçıların PKK terör örgütünün hiyerarşik yapılanmasına kendi istekleriyle ve bilerek dahil olduklarını doğrular ve tamamlar nitelikte olduğunu ikna edici biçimde ortaya koyamamıştır.
Duruşma, müracaatçıların temel hakları kapsamında bulunan faaliyetlerinin terör örgütüyle olan kontağını ortaya koyamamış, böylelikle içtima ve şov yürüyüşü düzenleme hakkı üzerinde haksız bir caydırıcı tesir oluşturmuştur. Açıklanan münasebetlerle müracaatçıların içtima ve şov yürüyüşü düzenleme hakkına yapılan müdahalenin demokratik topluluk tertibinin gereklerine münâsib olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Somut müracaatta, Anayasa’nın 34. unsurunun ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.”
Memurlar
