Atatürk Havalimanı yaklaşma denetim memuru Özer Özerman Erdoğan’ın pilotu ile, pilot frekansına geçerek uçağın inançlı bir biçimde indirilmesini sağladı. Özerman, “Ben o gece Ankara’daki yaklaşma kontrolörü ile telefonda konuştum. Cumhurbaşkanımızın uçağının Dalaman’dan İstanbul’a gelmek istediğini söylediler. Kendisi esasen o sırada Çanakkale üzerinde bekliyordu. Sabiha Gökçen’e mi Atatürk Havalimanı’na geleceği tam aşikâr değildi. Direkt uçağın pilotuna anlatmamı istediler. Pilot frekansına geçerek Atatürk Havalimanı’nda hem er, hem sivil, hem kişisel harekat hepsinin burada olduğunu söyledim. Pilot Atatürk Havalimanı’na yaklaşma talimatı almak istediğini söyledi. Bu görüşmeler alışılmış ki rutini dışına çıkarak gerçekleşti” dedi.
“O ANDA ATATÜRK HAVALİMANI ÜZERİNDE F16 UÇAKLARININ GEÇTİĞİNİ FARK ETTİM”
O esnada hava trafiği hakkında haberler de veren Özerman, “Ben o anda Atatürk Havalimanı üzerinde F16 uçaklarının geçtiğini fark ettim. Yalnızca o anda 4-5 uçak vardı. Farklı bölgelerde de uçan uçaklar vardı. Dalış, tırmanış yaptıklarını, hangi rotaya hangi uçakların gittiğini söyledim. Direkt yaklaşmayı elverişli görmedik. Havada dolandırarak getirmeye çalıştık. Zira gayri uçakların durumunu da bilmiyorduk. Bir boşluk bulduğumuz devranda inişimizi yaptık” dedi.
Darbeci erlerin kule ile irtibata geçmediğini hadiselerin büyümesinin akabinde kimseye güvenemediklerini belirten Özerman, “Biz havadaki tüm uçakları biliriz. O gece rastgele bir uyum, muhabereye geçme durumu yoktu. Uçak tarifi bile yapılmamıştı. Sivil uçaklar da dahil hepsi tehlike altındaydı. Uyum çok değerliydi fakat o anda hiçbir formda askeriyeye de güvenemiyorduk. Kimin düşman kimin dost olduğunu bilemiyorduk” diye konuştu.
Hava trafik kontrolörü Enver Yavuz, en değerli ayrıntının Erdoğan’ın uçağının isminin yolcu uçağı üzere gösterilmesi olduğun tabir ederek, “Cumhurbaşkanlığı uçuşları umumide hususî davet ismiyle yapılır. Ama Dalaman’dan kalkarken dahiyane bir fikirle yolcu uçağı ismi verilmiş. Yolcu uçağı ismi verildiği için havada bulunan bütün meseleler bertaraf edilmiş oldu” dedi.
“POLİSLER SAAT 02.10’DA KULEYİ BÜSBÜTÜN DENETIM ALTINA ALDILAR”
Hava trafik kontrolörü Enver Yavuz ise albayların kuleyi bastıklarını ve uçuşları iptal etmeye çalıştıklarını söyledi. Yavuz, “Albaylar geldiğinde bize vazifeniz sona erdi dedi. İç hat kalkışlarını durdurun dedi. Albay havacı olmadığı için bilmiyordu biz pist başındaki bütün uçaklarımı kaldırmıştık. 15 dakika sonra bir binbaşı geldi dış hat uçuşlarını iptal edin dedi. Birbirleriyle de çelişiyorlardı. Saat 1 civarında o hadiselerle eş vakitli olarak Hususî Harekat Polisleri kulenin alt katında toplanmaya başladı. Erler de silahlarını alıp alt kata indi. Hususî Harekat Polisleri, erleri silah bırakmaya ikna etmeye çalıştı. Erler onlara 3 el ateş etti. Daha sonra erlerden birisi teslim oldu. Onun teslim olması erlerin çözülmeye başladığını gösteriyordu. Polisler daha sonra 02.10’da kuleyi külliyen denetim altına almışlardı. Halk sebebiyle erleri 4’e kadar kulede tuttular. Erlere sivil kıyafet giydirerek dışarı çıkardı” tabirlerini kullandı.
Memurlar
